Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 121

119
gibi yayılmıştır vücuduna. Böyle cümleler kurma-
yı düşünüyordum
Güneş Donanması
’nı okumadan
önce. Kitabı okudukça, şiirler üzerinde düşündükçe,
böyle tespitleri ikinci kitabını, Kerem’in ölümün-
den sonraki şiirlerini okumadan da yapabildiği-
min farkına vardım. Öyleyse mesele nedir? Mesele
yalnızlığın onda onun varlığı anlamına gelmesidir.
Dünyaya gelmiş olmanın, yaşamanın çaresizliğidir.
Ondaki yalnızlığı patlatıp dışsallaştıran, herkesçe
görünürleştiren oğlunun ölümünü, ana mesele ol-
maktan çıkaran, ikinci kitapla ortaya koymamız ge-
reken ana meseleyle bu kitabı yok saydığımızda da
ilk kitapta karşılaşmamızdır. Kerem’i şiirlerde ara-
mak şeklinde bir tespit yaparak işe koyulduğumda,
bu meselenin çözümü ikinci kitaba ihtiyaç bırakmı-
yordu. Ana meseleyi çözerek ulaştığımız yeni mese-
le; varoluşsal yalnızlık, ilk kitapta, ilk kitapla ortaya
konabilecek kadar açıktı. Kerem bahsi, bu meseleyi
arka plâna atıyor, görünmezleştiriyordu. Bu nok-
taya ulaştıkça, yazdıkları başına gelmiş, demekten
kendimi alamadım.
Alâeddin Özdenören birçok defa, yazabilmek için o
şiiri yaşamam lâzım, anlamında cümle kurmuştur
şiir anlayışına ilişkin. Ana meseleyi çözdükçe bu
noktayla başına gelenler
bir film şeridi gibi akmaya başladı. Dogmam bir kez
daha doğrulandı: Ben, kalpten yazan şairlerin, far-
kında olmaksızın kaderlerini yazdıklarına inanırım.
Onlar farkında olmaksızın başlarına gelecekleri ya-
zarlar. Özdenören, içinde birikmeyen şiiri yazama-
yan şairler takımındandır. Yazdıkları yaşadıkları,
1...,111,112,113,114,115,116,117,118,119,120 122,123,124,125,126,127,128,129,130,131,...156
Powered by FlippingBook