Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 40

38
kutlu savaş hiç de beklemedikleri sonuçlar vermeye
başlamıştır;
“Oysa sonradan olanlar bambaşkaydı, uğ-
runda savaşmadıkları ve savaşmayı akıllarına getirmedik-
leri şeyler olmuştu, ne uğruna savaşmışlarsa sanki savaş-
la onu ortadan kaldırmak istemişler gibi bir sonu olmuştu,
kimsenin beklemediği bir şeydi bu, ama gene de çok kimse
farkında değilmiş gibiydi bunun ya da sanki herkes kâ-
fir olmaya teşneymiş gibi, bir kendisi farketmişti gerçeği,
bir de asılan birkaç arkadaşı”
27
Ama bugünün insanları,
arkadaşlarının ne uğruna asıldıklarını bile anlaya-
bilecek durumda değildirler. Dahası onları asanlar
kurtulsunlar diye arkadaşları savaşmıştır; “Bunları
kim anlayabilir, kim? kim?”
28
Yakınma, tam bu noktada başlar. Asılan arkadaş-
larına gıpta etmektedir:
“Kendisi onların yaptığını
yapamamıştı. Şimdi ne söylese bir bahaneden başka bir
şey olmazdı. Evet, kabul etsin artık, düpedüz korkaktı.
Yüreğinin, vicdanının en derinlerinden yükselen bu isyan
dolu sese verecek bir cevabı yoktu.”
29
O, artık yaşadığı
bütün tereddütlerle birlikte evine ‘sığınmıştır’.
Ev imgesi evvelemirde Kabe’yi, Allah’ın evini ve
peygamberimizin Hane-i Saadet’ini çağrıştırır; son-
ra bu iki evin simgesel bir izdüşümü olarak ‘ev’le-
rimizi. Yani haremlerimizi. Bizi kötülüklerden, pis-
liklerden koruyan; gelip geçici bir mekân olan dün-
yada kurduğumuz, inşa ettiğimiz barınaklarımız,
‘dünyalarımız’; içinde hayatlarımızı idame ettirdiği-
miz, yeni hayatlar için temiz ve pak tutmaya çalış-
tığımız haremlerimiz. Dahası hafızamızı, hayalleri-
27 Rasim Özdenören; a.g.y.
28 Rasim Özdenören; a.g.y.
29 Rasim Özdenören; a.g.y.
1...,30,31,32,33,34,35,36,37,38,39 41,42,43,44,45,46,47,48,49,50,...164
Powered by FlippingBook