SU GİBİ AKAN
GENÇLİK YILLARI
Rasim
ÖZDENÖREN
- 84 -
beni sorguya çekerdi. Ceketim nerede Rasim? Bilmiyorum,
haberim yok. Nasıl bilmezsin diye filan çıkışırdı bana.
Malatya Sıtmapınar mahallesinin çocuklarında olağanüstü bir
okuma tutkusu vardı. Bugünlerde geriye döndüğümde bunun
sebebini ben bugün bile açıklayamıyorum kendi kendime.
Mesela Hz. Ali’nin cenklerini, ilk defa üçüncü sınıfa başladığı-
mızda bu arkadaşlarımızın elinde gördük ve onların birbirine
Hz. Ali’nin cenklerinin anlatımıyla merak saldık. Malatya’da
Yeni Cami’nin kenarlarında seyyar kitap satıcıları vardı.
Kitapları oralarda sergilerlerdi, oralardan çok kitap alışveri-
şinde bulunduk. Daha sonra Tevfik diye bir amcanın kiralık
kitap verdiği küçük bir barakası vardı, oradan kiralık kitaplar
aldık. Malatya’da kaldığımız süre içinde 1949’dan 1954’e kadar
bu beş yıllık süreçte rahmetli Tevfik amcamızdan kitap aldık.
Kendi kitaplarımızı o sergicilerden aldık, bunlar ucuz kitap-
lardı öyle çok kalın ve pahalı kitaplar da değildi. Onlar bizim
ilk okuma zevkimizi oluşturdu.
Babamın tayini Malatya’dan Tunceli’ye çıktığında ben o Tevfik
amcadan yedi kitap kiralamıştım. Gecesi beş ya da on ku-
ruştan, hangi kategoriye giriyordu şu an aklımda değil. Eve
geldiğimizde biz Tunceli’ye hareket etmek üzere olduğumuzu
gördük. Bir kamyon tutulmuş, evin eşyaları kamyona yükle-
niyor. O tarihte otobüslerin kullanabileceği karayolu olmadı-
ğı için otobüs de yoktu. Kamyonların üzerine ne deniyor işte
otobüsün örtüsüne, saçtan yapılı onun bir adı var kaporta di-
yesim geliyor da velhasıl kamyondan bozma otobüslerle yol-
