SU GİBİ AKAN
GENÇLİK YILLARI
Rasim
ÖZDENÖREN
- 86 -
Elazığ’dan gelirdi. Bazen babamın daireden getirdiği olurdu.
Fakat komşumuzun, bir öğretmen çocuğu vardı, onlara 10-15
günde bir topluca gazeteler gelirdi. Ben o gazeteleri okurdum.
Arada kitaplar gelirdi. O arkadaşımızın, benimle sınıf arka-
daşıydı, okumaya merakı yoktu ona gelen kitapları ben okur-
dum. 1955 senesi Mayıs Haziran aylarında ortaokulu bitirme
sınavlarına gireceğimiz sırada Ömer Seyfettin’in külliyatı gel-
di arkadaşa. Ben ders yılı başından beri iyi hazırlandığım için
yeniden hazırlanmam gerekmiyordu kitapları ödünç istedim,
sınavlar boyunca da Ömer Seyfettin’i hatmettim.
Ortaokulu bitirdik, Maraş’a dönüyorum, zorlu bir yolculuk
Tunceli’den otobüs bulup herhangi bir araç bulup, Elazığ’a
gelmem lazım. Elazığ’dan Malatya’ya, Malatya’dan da Maraş’a
giden bir araç bulmam lazım. Bir araç bulup Elazığ’a geldik,
Elazığ’dan Malatya’ya da bir araç bulup eski ev sahibimizi ziya-
ret etmek istedim, kedim vardı kedimi de merak ediyordum.
Duruyor mu, kaldı mı? Merak ediyordum, çok sevdiğim bir
kediydi. Kedim de yaşıyormuş, kokumu aldı, elimi şıklattım
miyavlayarak omzuma sıçradı. Yolcu yolunda gerek deyip
Maraş’a gitmek için ev sahibimizin evinden çıktığımda yol-
da Nurullah diye bir arkadaşımızla karşılaştık. Yaşar Kemal’in
İnce Memed kitabını okudun mu diye sordu. “Hayır, haberim
yok bu kitaptan, verirsen okurum” dedim. Kitabı aldım, iki cilt
halindeydi o tarihte Çağlayan Yayınevi yayınlamış. Ben tekrar
ev sahibimize döndüm o kitabı okumak için, üç gün üç gece
dışarıya da çıktım tabii diğer arkadaşlarımızı da ziyaret edi-
yoruz. Malatya’da hoşbeş, birkaç gün yaşadık, bu arada İnce
