Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 35

33
Aşk; Karakoç’un kalbinde bir ideal sütunu gibi ka-
nar; ancak bu kanayış onun zihin dünyasının kökle-
nip zenginleşmesin- de bir tür demlenme etkisi ya-
par.
Köpük
öncesi şiirlerde sadece aşk vardır, demek
eksik bir görüş olmakla birlikte, en yakın anlamda
karşı cinse yoğunlaşmış duygular inkâr edilemez.
Çünkü,
“insanın şiirden ve kelimelerden yaratılmadığı-
nı”
bilir. Karakoç’un şair kişiliği, doğa karşısındaki
etkilenişi, güneşi bütün mevsimler içinde görmek
gibi şiirce bir duruma karşılık gelebilir.
Karakoç şiirini, aşkla yaşar kılan şey, biraz da aşk-
la yoğrulmuş şiirselliktir. Şair, “Ben aşkı göğsümde
kurşun gibi taşıyorum.”
36
diyebilecek kadar aşka tut-
kundur. Ancak, zekâyla dengelenmiş bu tutku; ken-
di şehrinin arazisine benzersiz ve ilk kez sadece ken-
disinin yonttuğu yapı elemanlarını bir bir hazırlar.
Karakoç’ta aşk, ‘aşkınlık’a dönüştüğünde; kültür,
medeni- yet, inanç ve insanlık ideali gibi alt edilme-
si çok çetin bir hesaplaşmanın da adayı olur. Öyle ki
Sezai Karakoç şiiri, hem poetik hem fikrî düşünüş
hem de eser verim yoğunluğu bağlamında birbirini
etkileyen ve besleyen bir çizgi izler. Dört yıkılmış-
lık içinden gelmek hem bir metafordur hem de Ka-
rakoç’un hayatının dört temel aktivitesi,
-şiir, fikir,
dergi, aksiyon olarak dört ana unsuru-
anasır-ı erbaası
olarak da yorumlanmaya uygundur.
37
36 Sezai Karakoç;
a.g.y., Kara Yılan
37 Ömer Erdem; a.g.y.
1...,25,26,27,28,29,30,31,32,33,34 36,37,38,39,40,41,42,43,44,45,...198
Powered by FlippingBook