54
öbür yandan “Sakarya”. Akmayı bir işlev olarak
değerlendirdiğimizde, değişik konumlarda aynı
işlevi gören iki ayrı öğeden söz edilebilir. Şair,
kendisini bir yanda, Sakarya’yı diğer yanda görüyor.
Ali İhsan Kolcu’nun bu kesit için yorumu, aynı
konumlarda aynı işlevi gören iki ayrı öğenin aynı
kaderi paylaşması üze- rinedir: “Sakarya Türküsü
şiiri iki temel unsur üzerine binâ edilmiştir:
İnsan
ve su.
Bu iki kavram şahsî, tarihî ve ontolojik
kimlikleriyle anlam kazanır. İnsan ve suyun kaderi
aynileşir. İnsan: ben (şairin ben’i), su: Sakarya. Su
maddesinin fizikî plânda cevelânı, insanın kâinattaki
mâcerâsı ile mistik karaktere sahip bir dâvanın
yükünü paylaşırlar.”
53
Bu yerleştirimin yanı sıra şiirin biçim düzeyinde
sözcük ve ses yinelemeleri, dize içi, dize sonu
uyaklarla “Akan su” imgesi ses olarak uyandırılıyor
.
(Şiirde
‘s’
sessizi 63, ‘u’ seslisi 66 kez kullanılmıştır
.)
Şiirin seslendirilmesinde biçim ve anlam tam bir
bütünlük içinde okuru etkiliyor.
Kesit II
Su iner yokuşlardan, hep basamak
basamak, Benimse alın yazım,
yokuşlarda susamak.
“Bu kesitte, benzetme öğeleriyle kurulan dörtgenin
çaprazlama öğeleri arasında bir benzeşimsizlik
ortaya çıkıyor.
53 Ali İhsan Kolcu;
Necip Fazıl’ın Sakarya Türküsü Adlı Şiirinin Poetika
Açısından Yorumu
, Atatürk Ü. Fen-Edebiyat Fak. Edebiyat Bilimleri Araştırma
Dergisi, S. 24, s. 10.