48
ovalara, yamaçlara, yarmalara, tünellere baktım durdum.
Trenin ıslak kömür tozu, gözyaşlarıma karışıyordu.”
diye ateşten kelimelerle anlatır bu hatırasını.
Ergani’ye geldiği yaz aylarında, kâtiplik gibi işlerde
çalışarak ailesinin geçimine yardım eder.
Büyük Doğu Cemiyeti
’ne üye olur. Partiler, Cemiyet-
ler Kanununa göre kurulduğu ve kapatıldığı için
Bü-
yük Doğu Cemiyeti
aynı zamanda bir parti demektir.
ON DÖRT:
Lise üçüncü sınıfa geldiğinde önünde
iki şube alternatifi vardır: Edebiyat ve fen.
Aslında onun iki alandaki dersleri de iyidir. Hatta
matematik dersinde bazı konuları tahtaya kalkıp
arkadaşlarına anlatmaktadır. Matematik hocası, ya-
zılarını okuyunca matematiğinin o kadar iyi olma-
sına rağmen onu edebiyata yönlendirir.
O ise bundan alınır:
“Ne demek istiyorsunuz hocam,
matematiğim kötü mü?”
Fen şubesine yazılmayı ka-
fasına koymuşsa da edebiyat öğretmeni ona sorma-
dan, onun adına tercihini yapar. Şubesi, ‘edebiyat’
olur.
Lise üçüncü sınıfta artık şiir yazmaktadır. Bir gün,
kendini denemek üzere
Büyük Doğu
’ya Mehmet Le-
ventoğlu imzasıyla,
Sabır
başlıklı bir şiir gönderir.
Şiiri,
‘Bu şiir gönderilen üç yüz şiir arasından seçilmiş-
tir.’
notuyla yayımlanır.
Kitaplarında yer vermediği bu şiirin, aklında kaldığı
kadarını hatıralarına alır:
İlim:
merdiven daya çık aya
