Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 138

136
insan... Hastalık çok yıpratmış. Hâlsiz. Dergiyi soruyor;
eline ulaşmadığını söylüyor. Hemen çıkarıp veriyorum.
Kapak fotoğrafına uzun uzun bakıyor. Anlatmaya başlı-
yor sonra, üstadı, Cahit Zarifoğlu’nu, güzel insanları...
Ankara’ya yerleşeceğimi söylüyorum.
Artık kendisini
daha sık rahatsız edeceğimi. Kızıyor. Okulu bırakmamamı
defalarca tembih ediyor. Ve bir de sitem: ‘Ben fakülteyi do-
kuz yılda bitirdim. Bitirmeye de niyetim yoktu. Ama biz
büyüklerimizin sözünden çıkamazdık. Fethi ağabey, okul
bitecek, dedi ve bitirdik.’ Hiçbir şey söylemedim. Tekrar
görüşmek dileğiyle ve
dalaştık. Tekrar görüşmek dile-
ğiyle...
“Bildiri”sinden (Ünlem dergisinde yayınlanan
son şiiri) bir yıl sonra ‘bitirip kuru kara ekmeğini’ göç
etti yar ellerine...” ‘Bir Sözdür Susuşun, Bir İnce Fikir’”
37
Ahmet Kekeç’in dediği gibi,
“Bugün kırka merdiven
dayamış edebiyatçı makulesi onlara, onların taşıdığı sanat,
edebiyat iklimine çok şey borçludur. Bakmayın, Ankara’yı
yaşanabilir kılan o mübarek zevatın gölgesi, ağırlığı, ma-
neviyatıdır. İstanbul’un şiiri vardı, Ankara’nın Rasim
abisi, Erdem abisi, Cahit abisi, illa ki Akif abisi...”
Bugün
başımızı öne eğmeyecek bir edebiyatımız varsa
gerçekten de bugün bu abilere borçluyuz biraz da.
Onların sadece edebî birikim ve tecrübesini değil
cesaretlerini ve özgüvenlerini de miras olarak aldık.
Onlar bir medeniyetin ihyası için uğraşıyorlardı ve
ego savaşı ile işleri yok, zaten egolarına vakit ayı-
ramayacak denli insana ve insanlığa çevirmişlerdi
bakışlarını.
Kendilerine yönelik dikkatleri dağınıktı. Zihni da-
37 Hüseyin Karaca;
Ünlem Dergisi, Sayı:
5.
1...,128,129,130,131,132,133,134,135,136,137 139,140,141,142,143,144,145,146,147,148,...172
Powered by FlippingBook