104
Cahit Zarifoğlu
Cahit’le tanışmamız belirli, somut bir olayla başla-
madı.
1956’da, lise birdeyken aynı sınıftaydık. Erdem,
Sait (Zarifoğlu), Ali Kutlay, Hasan Seyithanoğlu
aynı sınıftaydık. Alâeddin bizden bir sınıf arkada
olmakla beraber aynı çevre içindeydik. Ben başka
yerlerde anlatmıştım: Öykü yazmaya, Ali’yi öykü
yazmaya teşvik için başladım. Erdem şiirler, hikâye-
ler yazdığını söylüyordu. Sınıfımızda demeyeceğim,
fakat genelde ve kendi aramızda doğal gelişimi için-
de oluşan bir edebiyat çevresi ortaya çıktı. Cahit’in
şiir yazdığını bu çevre içinde kendiliğinden öğren-
dim. Çıkardığımız
Hamle
dergisinde onun şiirleri de
yayımlandı. Ali ile ben İstanbul’daki, Ankara’daki
dergilere öykülerimizi gönderiyorduk. Çünkü öy-
külerin mahallî yayın organlarında yayınlanmasını
o zaman bir tenezzül meselesi sayıyorduk. Cahit’e
şiirlerini profesyonel diye düşündüğümüz İstanbul
ve Ankara dergilerine gönderip göndermediğini
sorduğumuzda Cahit’in bu dergilerden belki haberi
bile olmadığını şaşırarak öğrenmiş ve bazı şiirlerini
İstanbul’daki bir dergiye (
Türk Sanatı
) göndermesi-