24
Muhammed Kutup, Hasan el-Kureyşi, Emin Saraç Hoca
bir köşede kendi aralarında hararetli bir tartışmayı sürdü-
rürken, bir ara Akif İnan, salonda bulunan İsmet Özel’in
sol kolundan, Rasim Özdenören’in sağ kolundan tutarak
Nedvî’nin yanına kadar geldiler. Akif İnan, Nedvî’ye bu
iki yazarı tanıtırken, günümüz Türk edebiyatında biri şi-
irimizin, öbürü de hikâyemizin en önemli temsilcileridir
diye takdim etti. Nedvî de yüzünden eksik etmediği gü-
lümsemeyle onlara iltifat ediyor, sorular soruyordu.”
1
Bu sıcak hatıra Akif İnan’ın İslam şahsiyetçiliği
noktasındaki düşüncelerinin özeti mahiyetindedir.
Her işimizde sorumlu ve vazifeli bir kul bilinciyle
hareket etmenin dersini veriyor Akif İnan. Bunu
satır aralarında değil, hayatın akışı içerisinde ya-
şantı dolayımında ifade ediyor. Hiçbir düşünce ve
hassasiyet kâğıt üzerinde, satırlarda kendine yaşam
alanı bulamaz. Şair bunun farkındadır. Nasıl yazı
kuvvenin fiile geçmiş hali ise ‘eylem’ de yazının
faal hâle gelmiş şeklidir. En basit günlük işlerimiz-
de yalpalamalar yapıyorsak büyük mücadelelerin
sorumluluğunu nasıl kaldırabiliriz ki? Bir tarafına
İsmet Özel’i diğer tarafına Rasim Özdenören’i ala-
1
Yenişafak Gazetesi,
16.01.2000.