17
tarafından soğuk algınlığı ve zatürre teşhisi konur.
İlerleyen zamanlarda akciğer kanserine yakalandığı
anlaşılır.
Vefatından 20 gün kadar önce doğduğu topraklara
-Urfa’ya- götürülür. 6 Ocak 2000’de, bir ramazan ge-
cesi, ruhunu Allah’a teslim eder. 7 Ocak günü öğle
namazını müteakip Hasan Paşa Camii’nde kılınan
cenaze namazından sonra Harrankapı mezarlığında
toprağa verilir.
Şunu teslim etmeden geçmeyelim, yaşarken yazdığı
duyulmuyor olmalı ki birçok şair gibi Akif İnan da
sağlığında kıymeti bilinmemiş sükût suikastına ma-
ruz kalmış bir şairdi. Aramızdan ayrılışıyla beraber
her şair, her kıymetli insan gibi varlığını hissettirdi.
Yedi güzel adamdan biri olduğunu fark ettik, güzel-
liğini görme imkânı bulduk. Dostlarının anlattığına
göre ölümcül hastalığında, yatağında yatarken her
fırsatta yaradana kavuşacak olmanın sevincini dile
getirmekten çekinmemiştir. Çünkü o, doğuşun da
ne demek olduğunu bitişin ve batışın da ne demek
olduğunu rahle-i tedrisinden geçtiği zamanın dilin-
den gayet iyi öğrenmiştir. Bu yüzden oldukça net
ve anlaşılır biçimde konuşur. Şairin dili ölümün dili
gibi saf, anlaşılır ve yalındır:
“Kim demiş her şeyin bi-
tişi ölüm/ destanlar yayılır mezarımızdan.”