27
deler üzerine allak bullak olur. Bu adamın bunları
yazdığı günden bu yana çarpılmamasına şaşmakta-
dır. Anlayamamaktadır, hem bu ifadeleri kullansın
hem de hâlâ yürüyebilsin, konuşabilsin. Özdenören
bu kitabı lise sondayken (1957-58) okumuştur. Bu
adam bunları dediği hâlde çarpılmadıysa, hak-
lı mı? Evlerinde bir kez bile salavatsız anılmayan
Peygamber’e bir insan bunları nasıl söyleyebilir?
Zihnen ve ruhen bir kırılma başlamıştır. İçinde bu-
lundukları dinsel algı Yaşar Nabi’yi de dervişi de
namazı da bir arada telif edebilen bir algıdır. Bu
Müslümanlığın sırrı Karakoç’la tanıştıklarında orta-
ya çıkacaktır. Onu bulduklarında kafalarındaki da-
ğınıklık nizama kavuşacak, kalpleri yatışacak, ruh-
larındaki sessiz fırtınalar dinecektir.