GENÇLİK ARAŞTIRMALARI DERGİSİ
159
Vaka Temelli Rol Play Etkinliklerine Katılan ve Katılmayan Hemşirelik Öğrencilerinin Empatik Eğilim Düzeyi
çalışma kapsamında yürütülen vaka temelli rol play etkinliklerinin lisans müfredatına yay-
gınlaştırılmış uzun dönem etkileri merak uyandırmaktadır.
Beklenen bir sonuç olarak kadın katılımcıların erkek katılımcılara oranla istatistiksel olarak
anlamlı düzeyde daha yüksek empatik eğilim gösterdikleri bulgulanmıştır. Alan literatürde
incelenen birçok araştırma bulgusu çalışma sonuçlarımızı destekler nitelikte olup, kadın-
ların erkeklere oranla anlamlı derecede empatik becerilerinin daha yüksek olduğunu
göstermektedir (Kırımoğlu ve ark., 2016, s. 5623- 3635). Kadınların empatik becerilerinin
daha gelişmiş olması Dökmen (2005, s. 20-22.) tarafından “kadın duyarlılığı” kavramıy-
la açıklanmaktadır. Bazı toplumlarda statüsü erkekten düşük kabul edilen kadın, kendini
koruma içgüdüsüyle dikkatli gözlem yaparak her bir davranışı çok daha iyi analiz etmeye
başlar ve bu durum empatik yeteneklerinin gelişmesine neden olur. Diğer bir varsayım
da genetik yatkınlık ya da biyolojik bir temelin olmasıdır. Kadınların öğrenip geliştirdikleri
bu yeteneklerini başta rol model oldukları kız çocuklarına aktarmaları olası bir durumdur
(Dökmen, 2002, s. 53-68). kadın katılımcıların erkek katılımcılardan daha yüksek empatik
eğilim göstermeleri, Türk kadınlarının yetiştirilme tarzı, aile hayatındaki yeri, çocuk bakımı
ve eğitiminden kaynaklandığı söylenebilir.
Çalışma sonucunda elde edilen önemli bir bulgu da insanlara yardım etmek amacı ile
hemşirelik mesleğini tercih eden öğrencilerin empatik eğilimlerinin daha yüksek olmasıdır.
Hemşireliğin kurucusu kabul edilen Florence Nightingale kuramında hastanın yaşa-
ma güçlerinin korunması, gereksinimlerin karşılanması ve hastalara yardım edilmesini
hemşireliğin amacı olarak belirtmiştir. Aynı zamanda mesleği yardımseverlik üzerine inşa
etmiştir (Velioğlu, 1999, s.124-125). Hemşirelik mesleği yıllar içinde eğitim ve bakım temelli
uygulama alanlarında birçok değişim ile gelişimini sürdürürken temelde tek değişmeyen
yönü insana yardım hizmetidir (Erdal, 1993, s. 1-7). Bu hizmetin kaynağını oluşturan em-
patik eğilimin içinde, kişinin duygularını anlama ve duygusal yaşantılarından etkilenme ile
insana yardım etme isteği vardır. Yardım etme isteği ile mesleğe adım atan öğrencilerin
empati düzeylerinin yüksek olması, onların hoşgörü, anlayış, şefkat, fedakarlık ve yardım-
severlik gibi kişilik özelliklerine sahip olmalarıyla açıklanabilir. Empatinin doğasında yer
alan yardım etme isteği hemşirelik mesleği ile örtüşmektedir. Empatik eğilime sahip olup
becerilerini uygulama alanına aktarabilen hemşirelerin; hastalarla iletişimleri, etkileşimleri
ve verdikleri bakımın kabulü çok daha kolay olmaktadır. Dahası bakım sonuçlarının olum-
lu olmasına katkı sağlamaktadır (Reynolds ve Scott, 2000, s. 226-34). İnsanlara yardım
etme isteği taşıyan ve yüksek empatik eğilim potansiyeline sahip öğrencilerin becerilerini
hemşirelik bakım uygulamalarına aktarabilmeleri için öğretim elemanlarına büyük sorum-
luluk düşmektedir.
Sonuç olarak; hemşirelik öğrencilerinin empatik eğilim düzeyi orta derecededir ve eğitim
yılı yükseldikçe bu düzeyde değişim olmamıştır. Çalışmamızda uyguladığımız vaka te-
melli rol play etkinlikleri, öğrencilerin empatik eğilim düzeyleri üzerinde etkisiz kalmıştır.
Kız öğrencilerin ve insanlara yardım etmek amacı ile hemşirelik mesleğini tercih eden
öğrencilerin empatik eğilimlerinin daha yüksek olduğu ortaya çıkmıştır. Bu sonuçlar ışığın-
da;