41
Aşkın Pazarında
yapsın bu vazifeyi… Geçmiş olsun…
Yunus-
(Yalvarırcasına)
Şeyh’im! Bu kapıya
yakışırlığımı alma elimden!
Tapduk-
(Ayağa kalkar, çıkarken bir yandan
şiiri okur)
“Bu dervişlik yoluna, aşk ile gelen gelsin
Tapduk’un kapısına, bir zerre duyan gelsin
Bu yol çok ince yoldur, yüreği duyan gelsin
Sözün kısası budur, canına kıyan gelsin…”
(Çıkar, Derviş 3 bir şeyler söylemek ister,
vazgeçer… Tapduk’un peşinden gider… Yunus
yalnız, yıkılmıştır, başı önde ağlamaklı…)
Yunus-
“Dervişlik der ki bana sen derviş
olamazsın
Gel ne diyeyim sana sen derviş olamazsın
Derviş bağrı baş
(yara)
gerek gözü dolu yaş
gerek
Koyundan yavaş gerek sen derviş olamazsın
Döğene elsiz gerek, sövene dilsiz gerek
Derviş gönülsüz gerek, sen derviş olamazsın
Dilin ile şakırsın, çok maniler dokursun
Vara yoğa kakırsın
(Kızmak, öfkelenmek)
sen
derviş olamazsın(ışık söner, Yunus şiire de-
vam eder).
Doğruya varmayınca, mürşide ermeyince
Hak nasip etmeyince, sen derviş olamazsın
Derviş Yunus gel imdi ummanlara dal imdi
Ummana dalmayınca, sen derviş olamazsın”
(Işık yanar Tapduk Emre ve müridleri… Tapduk