38
Yunus Emre
lık odun yığdın dergâha... Parçalamışsın
kendini…
Yunus
- Ne kadar yapsam da layığı değil. Şu
mübarek kapıya sürünerek gelen, kanatlanıp
gider gözümün önünde… Bir de bana bak… Odun
destesi yerine her gün kırk kere bağlar,
kırk kere çözerim nefsimin elini ayağını…
Derviş 3
- Kimseden noksanın yoktur Yunus…
İlimde de amelde de… Bildiğini yaşayanlar-
dansın Maşallah. Hem keşke herkes senin gibi
derviş olsa…
Yunus
- “Dervişlik olsaydı tâc ile hırka, biz
dahi alırdık otuza kırka”
Derviş 3
-
(Hayran)
Sübhanallah... Hele bu
sözlerin yok mu? Nasıl beceriyorsun anlamı-
yorum… İşte bu yüzden hem Şeyh’imin hem de
ihvanın gözünde yerin bir başka…
Yunus
- Acı söyle ki dostluğun bileyim kar-
deş… Deme böyle; gırtlakladığıma soluk ve-
rirsin, önünü kestiğime yol açarsın yapma ne
olur…
Derviş 3
- Ah bir de kendi kıymetini bilsen…
Şiirlerin söylenirmiş dilden dile… Sözlerin
ezber olmuş yakın köylerde…
Yunus
-
(Yunus şiire başlarken Derviş 3, der-
gâh kapısından girip kaybolur. Yunus Der-
viş 3 arkasında zannederek devam eder… Biraz
sonra, Tapduk önde, Derviş 3, Derviş 2 ve
4’le birlikte dönerler. Dinlemekteler…)