43
Aşkın Pazarında
görür. Kendini sevmeyeni bile sevebilmesidir
mahareti.
Derviş 3-
Şeyh’im, peki ya sevgiyi zehirle-
yen öfkeyi nereye koyacağız?
Tapduk-
Öfkenin karşısına, hoşgörüyü koya-
cağız evlat… Eğer ki iman ettiysen Allah’
(-
c.c.)
a, sevmeyi kendine mecbur kılacaksın.
Derviş 3-
Yunus’un dediği gibi; “Yaradılanı
hoş gör Yaradan’dan ötürü.”
Tapduk-
Yunus’un deyiverdiği gibi… İşte mev-
zunun özü… Yaradan’dan ötürü, İnsanları;
din, mezhep, ırk, millet, sınıf farkı gö-
zetmeksizin sevmeli… Mademki insanoğlu ruh
yönüyle Allah’tan gelmektedir; öyleyse in-
sanlar hiçbir şekilde birbirlerinden bu an-
lamda ayrılamazlar. Hz. Peygamber’in
(s.a.v.)
(Hepsi aynı anda sağ elini kalbinin üzerine
koyup salavat getirirler.)
buyurduğu gibi;
“Arap’ın Arap olmayana, beyazın siyaha, tak-
va
(Allah’tan korkma)
dışında, hiç bir üs-
tünlüğü yoktur.” Velhasıl sevmek gerek ayırt
etmeden. Habibullah gibi… Avaz etmek, perva-
ne olmak; bir bülbül gibi gülün kapısında;
sabahlara dek; bıkmadan sevmek, sevdiğini de
söylemek gerek…
