30
Yunus Emre
Fatma Sultan-
Pek bir solgundu bugün... İyi-
ce kötüledi son zaman…
Tapduk-
Bizim Yunus mu?
Fatma Sultan-
He ya, Yunus Emre…
Tapduk-
Hasta mıymış?
Fatma Sultan-
(Kastını gizleyerek)
Bileme-
dim?
Tapduk-
Şükretmeli… Allah
(c.c.),
kendisini
anmasın diye Firavun’a baş ağrısı bile ver-
medi… Sıkıntıya sabredersen günahları dökü-
verir… Her kimin derdi, sıkıntısı yoksa dö-
nüp bir bakmalı aynaya…
Fatma Sultan-
Lakin Allah
(c.c.)
kimseye kal-
dıramayacağı yükü yüklemez malum…
Tapduk-
De hele Fatma’m? Pek bir sever seni;
anam der de başka demez…
Fatma Sultan-
(Kaçamak)
Rahmetli anasının öz-
lemidir, ne yapsın… Kimi var bizden gayrı?
Tapduk-
Sormadın mı peki?
Fatma Sultan-
Sordum da ne değişti bunca za-
man? Hiç şikayetlendiğini duydun mu?
Tapduk-
Olur ya, Allah
(c.c.)
muhafaza emek-
leri zayi olsun istemem…
Fatma Sultan-
Bunun ki öylesi değil, yanar
içten içe de, tütmez dumanı. Hüda aşkından-
dır sabah ezanıyla kendini dağlara vurması…
Çıkıp seyran eyler; yaratılmışta Yaradan’ı…
Tapduk-
Maşallah… Hak Teâlâ, baktı mı gören
göz, gördü mü yanan öz vere, aşkını artıra…
Başka?