Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 17

GENÇLİK ARAŞTIRMALARI DERGİSİ
15
Gençliğin Topluma Katılma Örüntüleri
Türkiye’de genç gönüllülüğü genellikle gençlerin boş zamanlarını değerlendirmek için bir
araya geldiği ve yükseköğrenim gördükleri yıllar içinde bir şeyin parçası olduğu bir faaliyet
olarak algılanıyorsa da, gönüllülük bundan çok daha fazlasıdır. Özellikle gençler için gö-
nüllülük çift yönlü bir yoldur; gençlerin kişisel gelişimine katkıda bulunurken, aynı zaman-
da yaşadıkları toplum üzerinde değişim ve olumlu bir etki yaratır. Toplum içi işbirliği, farklı
kültürlerarasında daha iyi bir kültürel anlayış, sosyal sermaye ve kaynakların daha verimli
kullanımı, insanlar arasında vatandaşlık bilincinin yerleştirilmesi, gönüllülük sayesinde hız
kazanan ve gelişmeye devam eden süreçlerdir (Bağcı, 2013: 48).
Habitat Gençlik Raporuna göre (2017), Türkiye’de gençler arasında herhangi bir gönüllü
faaliyette bulunanların oranı sadece yüzde 5’tir. Gönüllülüğün önündeki en büyük engel
zaman bulmakta zorlanmış olmalarıdır. Gönüllülük yapmayan gençler de zamanları olma-
dığı için gönüllülük yapmadıklarını belirtmişlerdir. Gençler arasında herhangi bir derneğe,
spor kulübüne ya da siyasi partiye üye olanların oranı sadece yüzde 7’dir. Öğrenciler
arasında derneğe üyelik yüzde 10’a yükselmektedir. Ebeveynleri herhangi bir derneğe
üye olan gençler arasında derneğe üyelik oranı yüzde 33’e yükselmektedir (Habitat, 2017:
13). Bu bağlamda, ebeveynleri arasında derneğe üye olan gençlerdeki bir derneğe üye
oranının yüksekliği sosyolojik açıdan anlamlıdır. Gençler anne ve babalarını rol model al-
maktadır. Sosyalleşme sürecinde sivil toplum örgütlerine katılım öğrenilmektedir.
Bayhan’ın “Üniversite Gençliğinin Sosyolojik Profili” araştırmasında sorulan, “Herhangi
bir sivil toplum kuruluşunda (dernek, vakıf vb.) görev aldınız mı/ görev almak ister misi-
niz?” sorusuna; örneklemin %14’ü “evet, görev aldım”, %28’i “evet, görev almak iste-
rim”, %40’ı “hayır, görev almadım”, %19’u “hayır görev almak istemem” şeklinde cevap
vermiştir (Bayhan, 2013:154). Başka bir gençlik araştırmasında ise, gençlerin yalnızca
%10’unun herhangi bir sivil toplum kuruluşuna üyeliğinin olduğu, %90 civarında gencin
ise sivil toplum kuruluşları ile organik bir bağının bulunmadığı anlaşılmaktadır (Sencar ve
Yıldız, 2010:161).
“Dünya Değerler Araştırması”na göre, Türkiye’de gönüllü bir faaliyete katılan kişiler yüzde
1,7’lik bir dilimi oluşturmaktadır. Bunu 55 ülkenin sonuçlarıyla karşılaştırdığımızda, Türkiye
maalesef sıralamanın sonunda yer almaktadır. Araştırmalara göre, 15-27 yaş arası gençler
arasında STK üyeliği 1999 yılında yüzde 8, 2003 yılında yüzde 4, 2006 yılında ise yüzde
6 düzeyindedir. Gençler arasında gönüllülük, sosyal, ekonomik ve eğitim geçmişine bağlı
olarak da değişiklik göstermektedir. Gönüllü faaliyetlere katılan gençlerin çoğunluğu erkek
olmakla birlikte, yükseköğrenim düzeyinde ve öğrencidir (Bağcı, 2013: 49).
“Türkiye’de ve Dünyada Vatandaşlık” araştırma verilerine göre, Türkiye’deki hiçbir siyasal
partiye üye olmamış katılımcı oranı %84, hiç sendikaya üye olmamış katılımcı oranı %89,
spor, boş zaman değerlendirme, ya da kültür grubu veya derneğine hiç üye olmadığını
belirten katılımcı oranı %88, tüm diğer gönüllü kuruluşlar sorulduğunda Türkiye’deki katı-
lımcıların %2’si kadarı faal üye olduklarını, %2’si kadarı eskiden faal olduklarını ama şimdi
1...,7,8,9,10,11,12,13,14,15,16 18,19,20,21,22,23,24,25,26,27,...216
Powered by FlippingBook