 
          20
        
        
          Vehbi Bayhan
        
        
          zamanda. Sosyal medya, bir araç olarak hem kendini ifade etme hem de topluma katılma
        
        
          sürecinde önemli bir işlevi yerine getirir. Ancak, sosyal medya manüpülasyon ve tahak-
        
        
          küm aracı olarak kötüye kullanıldığında sorun teşkil eder. Ayrıca narsisizmi körüklediğinde
        
        
          de sadece kendini düşünen ve kendine tapan bir nesil oluşturma tehlikesini içinde ba-
        
        
          rındırır. Ne kadar sorunları olsa da internet ve sosyal medya, küresel bilişim toplumunda
        
        
          topluma katılmanın yeni versiyonu olan e-katılmanın aracıdır. Dolayısıyla, ister gerçek sos-
        
        
          yal yaşamda isterse sanal sosyal alemde, birbirinin yaşam tarzına, inancına, ideolojisine
        
        
          ve felsefesine saygı duymak demokratik bilinci içselleştirmekle ilgilidir. Kimsenin kimseyi
        
        
          istismar etmediği bir toplumsal ve kültürel yapıyı inşa etmek zorundayız.
        
        
          Birleşmiş Milletler Kurulu tarafından 1985 Milletlerarası Gençlik Yılı’nda saptanan “Katı-
        
        
          lım”, “Gelişme” ve “Barış” hedeflerinin önemi ve anlamının sürekliliği bağlamında; genç-
        
        
          lere toplumda sorumluluk vererek katılımlarının sağlanması, gençlerle birlikte gelişme ve
        
        
          kalkınmanın sürdürülmesi ve barışın gerçekleştirilmesi temel politik amaçlar olmalıdır.
        
        
          Çünkü gençlik toplumun geleceğidir ve bugünün gençleri yarının yetişkinleri olarak toplu-
        
        
          mu yöneteceklerdir (Bayhan, 2015: 378).
        
        
          Yeni yetişen kuşakların sosyal sorumluluk almaları ve sivil toplum örgütlerine gönüllü
        
        
          katılmaları, aktif vatandaş olmaları için ilkokul, ortaokul ve liselerde uygulamalı dersler
        
        
          verilmelidir. Bu bağlamda, Almanya’da uygulanan “toplum hizmeti eğitimi” örnek olarak
        
        
          irdelenebilir ve her toplumun sosyal ve kültürel yapısına göre uyarlanabilir.
        
        
          Almanya’da uygulanan “toplum hizmeti eğitimi anlayışı”,  okullarda öğrencileri kendi top-
        
        
          lumlarına dahil etmenin ötesine geçen, öğrencilerin değişik konularda düşünmesine yöne-
        
        
          lik bilişsel etkinliklerin düzenlenmesi, karar alma süreçlerinde öğrencilerin sesinin duyul-
        
        
          ması, çeşitliliğin teşvik edilmesi, karşılıklılık ilişkilerinin geliştirilmesi gibi hedefler içerir. Bu
        
        
          saptamalar sonucunda, ilgili birçok sivil toplum kuruluşu yurttaşlık eğitimi alanında okul-
        
        
          lara destek olmak amacıyla “sivil katılım yoluyla öğrenme” ağını kurarak, okullarda toplum
        
        
          hizmeti eğitimi anlayışının, uygulamasının ve standartlarının yükseltilmesi için çalışmalar
        
        
          yürütmüştür. 2007-2010 arasında bu ağ ile işbirliği yapan okul sayısı 100’ü bulmuştur. Bu
        
        
          ağın savunduğu yaklaşıma göre, toplum hizmeti eğitiminin amacı okullarda öğrencilerin
        
        
          kuramsal olarak öğrendiği konular ile sivil katılımı bir araya getirmelidir. Bu yüzden, top-
        
        
          lum hizmeti eğitimi tek bir ders yoluyla anlatılacak bir yurttaşlık eğitimi olarak değil, farklı
        
        
          derslerin içine dahil edilecek farkındalık amaçlı unsurlarla verilebilir. Buna örnek olarak,
        
        
          öğrencilerin yurttaşlık eğitimi derslerinden öğrendikleri yoluyla ilköğretimdeki göçmen öğ-
        
        
          rencilere kılavuzluk yapması, fizik derslerinde öğrendikleri üzerinden anaokulu öğrencile-
        
        
          rine yönelik deneyler geliştirmeleri veya biyoloji dersinde ekosistem hakkında öğrenilenler
        
        
          üzerinden yakın çevrelerinde doğanın korunmasına yönelik çalışmaları verilebilir (Gür ve
        
        
          Bahçeci, 2014:69).
        
        
          Bu açıdan toplum hizmeti eğitimi iki önemli unsurdan oluşur: