GENÇLİK ARAŞTIRMALARI DERGİSİ
13
Gençliğin Topluma Katılma Örüntüleri
gençliğini çoğunlukla apolitik ve maddiyatçı olarak tanımlarken; diğer taraftan arkadaşla-
rıyla günlük ülke ve dünya sorunlarını konuşup tartıştıklarını ifade etmektedirler (Bayhan,
2013:154). Gençlerin günümüz gençliğini apolitik ve maddiyatçı olarak betimlemelerinin
diğer bir nedeni, herkesin kendi inandığı değer ve ideolojinin birincil önemde ve işlevsel
olduğunu; başka ideolojilerin ise “ötekileştirildiği” gerçeğinden kaynaklanmaktadır. Aile,
akran, okul, işyeri, medya vb. referans çerçevelerinden damıtılarak oluşturulan politik
duruş ve hayat felsefesi, kendisini “öteki” üzerinden tanımlamaktadır. İdeolojinin onto-
lojik olarak mevcudiyeti, diğer ideolojilere göre söylem ve projelerindeki farklılıktır. Her
politik söylem ülkeyi ve dünyayı kendisinin “kurtaracağı” kabulünü taşır. Bu narsisistik
bilinç, kendisi dışındaki politikaları apolitik olarak betimleme ihtimalini içerisinde barındırır
(Bayhan, 2016: 394). Gençlerin siyasete duyarsızlığının diğer nedeni, 1980 öncesi yaşa-
nan siyasi polarizasyon ve anomik durum nedeniyle ebeveynlerinin çocuklarını siyasetten
uzak tutma uygulamalarıdır. Türkiye’de 1968 gençlik eylemlerinin 1970’ler boyunca siyasi
şiddet ve anarşiye dönüşmesi sürecinde yaşanan toplumsal kaos, ailelerin gençleri 1980
askeri darbesinden sonra politikadan uzak tutmasına yol açmıştır. Ayrıca, siyasetin top-
lumsal sorunlara çözüm üretememesi politikacılara karşı güvensizlik meydana getirmiştir.
Türkiye’de gençlik, siyaset mekanizmalarına karşı olumsuz duygular ve güvensizlik besle-
mektedir. Politikanın “dürüst ve adil olmadığına” ve “hak edenin hak ettiği yerde olmadığı-
na” inanmaktadır. Aynı güvensizlik politikacılara karşı da mevcuttur.. “Yalnızca kendilerini
ve yakınlarını kolluyorlar”, “millet yararına pek bir şey yapmıyorlar” ve “doğruyu söylemi-
yorlar” gibi görüşler gençlerin siyasetçileri tanımlarken çoğu kez kullandıkları ifadelerden
bazılarıdır. Gençliğin Durumu Araştırması’na (2008) göre, halen bir siyasi partide faaliyet
gösteren gençlerin oranı %4,7. Geri kalan %95,3’ün dörtte üçü ise ileride de bir parti
içinde yer almayı düşünmemektedir (UNDP, 2008). Siyasete ve siyasetçilere yabancılaşma
gençlerin siyasi faaliyetlere katılım oranını düşürmektedir.
Gençlerin siyasete ve siyasetçilere yabancılaşmalarına karşılık, yeni toplumsal hareket-
ler de aktif oldukları son yıllarda gözlenmektedir. 2011 yılında Tunus’ta başlayıp, Libya
ve Mısır’da devam eden “Arap Baharı”, New York, Londra, Madrid ve Atina’da yaşanan
gençlerin aktör olduğu eylemler ile gerek Haziran 2013 Gezi Parkı eylemlerinde, gerekse
15 Temmuz 2016 darbe girişimine karşı direnişte gençlerin etkin rolleri gençlerin siyasi
katılımdaki işlevleri hakkında bilgi vermektedir.
2.3. Sosyal ve Kültürel Katılma
Küreselleşme sürecinde internet ile dünyanın farklı bölgelerindeki farklı kültürdeki bireyle-
rin hayat tarzında aynılaşmalar gözlenmektedir. Benzer sosyal ve kültürel örüntüler bağla-
mında, Bayhan’ın araştırmasına göre, örneklemin en çok okudukları kitap türü “roman ve
hikaye” gibi edebi eserlerdir. En çok beğendikleri müzik türü “pop müzik”tir. Televizyonda
en çok izledikleri program “dizi filmler”dir. En çok sevdikleri spor türü “futbol”dur. Kü-
reselleşmenin sembolü internet kullanma oranı gençlerde oldukça fazladır. Örneklemin
%91’i İnternet kullanmaktadır. İnterneti, en çok sosyal paylaşım sitelerinden Facebook