GENÇLİK ARAŞTIRMALARI DERGİSİ
19
Gençliğin Topluma Katılma Örüntüleri
Macaristan, İsveç, Hollanda, Türkiye, İngiltere, İspanya ve Slovenya’da yapılan araştırma-
lar bağlamında, e-katılım parametreleri sivil, politik tartışmalara katılma, imza kampanya-
larına destek olma, ilgili e-posta iletimi olarak tanımlanabilir. Türkiye, bu anlamda dinamik
bir örnekleme sahiptir (Aydemir, 2011:383). Türkiye’nin toplumsal yapısında, sosyolojik
bağlamda cemaat yapısı hâkim olduğu için cemaati (sosyal, siyasal, kültürel vb.) sanal
alemde yeniden üretmektedir. Aslında, bu durum bir yandan postmodern zamanlara uyu-
mu ifade ederken diğer yandan “biz” ve “ötekini” yeniden üretmeyi beraberinde getirmek-
tedir.
E-katılım iki tür yurttaşlık modeli üretmiştir. “Yıkıcı yurttaşlık” ve “izleyen yurttaşlar”. Bun-
lar şu şekilde izah edilebilir: Yıkıcı yurttaşlık: (subversive citizenship), Marian Barnes ve
David Prior tarafından yazılan (2009) “Subversive citizens: Power, agency and resistance
in public services” başlıklı kitapta bu kavram, İngiltere’nin politika hedeflerinin kamu çalı-
şanları ve yurttaşlar tarafından nasıl kırılabildiği irdelenerek destekleniyor.
İzleyen yurttaşlar: (monitoring citizens) Bu yurttaşlık trendi, cep telefonlarıyla seçim süre-
cini izleyen grupların örgütlendiği site aracılığıyla konuşulmaya başladı. Mobil teknolojiler
aracılığıyla seçim izleme, Obama’nın sosyal ağ iletişimine verdiği önem ve İran Seçimleri
kriziyle birlikte bir yaşam tarzına, dolayısıyla sosyo-politik yaşamın diğer süreçlerini de
kapsayan izleyen yurttaşlık modeline dönüştü (Aydemir, 2011: 393-394).
Küresel bilişim toplumu hem yeni yurttaşlık modelleri hem de yeni sanal nettaşlar yarat-
maktadır. İnternetin kullanıldığı bütün ülkelerde bu yeni yurttaşlık örüntülerine rastlamak
doğaldır.
Sonuç
Yetişkin kuşakların, tek boyutlu olarak bütün olumsuz davranışlarında, genç kuşakla-
rı suçlamaları, gerçekçi değildir. Çünkü genç kuşak, doğal olarak yetişkin kuşağı model
almaktadır. İyi örnek iyi ürün, kötü örnek kötü ürün yaratmaktadır. Ne aşırı bireyci ne de
aşırı cemaat dokusuna göre birey yetiştirmek sorunludur. Aristoteles’in “mesotes” (doğru
orta) kavramından mülhem, yeni yetişen gençlere hem birey olmaları için fırsat vermeli
hem de toplum içinde görevlerini ve sorumluluklarını yerine getirmelerine fırsat vermeli-
dir. Hem küreselleşmenin farkında hem de kendi özgün kültürünün farkında olan bilinçli
vatandaşlar yetiştirmek önem taşımaktadır. Sadece teknolojinin esiri pasif birey yerine,
eleştiren ve sorgulayan, sosyal ilişkilerde kendini gerçekleştiren gençlere ihtiyacımız bu-
lunmaktadır. Gençler, topluma katılım örüntülerinde sosyal medyayı etkin kullanmaktadır.
Küreselleşmenin ikonu olan internet ve sosyal medya, bir yandan yeni sanal cemaat örün-
tüleri için fırsatlar sağlarken, diğer yandan kutuplaşmaya da zemin hazırlamaktadır. Birbi-
rini ötekileştiren ve düşman olarak kodlayan sanal cemaat üyeleri arasında çatışma riski
bulunmaktadır. Sosyal medya, gençler başta olmak üzere bireylerin kendilerini sundukları
ve teşhir ettikleri, dolayısıyla narsist kişilik özelliklerini tatmin ettikleri bir platformdur aynı