GENÇLİK ARAŞTIRMALARI DERGİSİ
41
Ailelerde Nesiller Arası Normatif Dayanışma: Gençlik Üzerine Bir Araştırma
Nesiller arası normatif dayanışmada ebeveynler ve çocuklar arasındaki ilişkilerde, ak-
tarımlar kişisel çıkarlardan çok toplumdan beklentiler üzerinedir. Ebeveyne ilişkin bu
tutum ve davranışlar, çocukların ebeveynlerinin yararı için hareket etmesi anlamında
sadece fedakar olarak görülmekle kalmamakta aynı zamanda onların kendilerine talep-
ler koyan bir ilişkinin toplum içindeki bir parçası olduklarını da kabul ettiklerini göster-
mektedir (Ha, Carr, Utz, ve Nesse, 2006, ss. 6).
Ailelerde nesiller arası diğer dayanışma boyutlarının normatif dayanışmayla ve bir çok
başka faktör ile ilişkili olduğu görülmektedir (Bengtson ve Roberts, 1991, ss. 867; Ro-
berts ve Bengtson, 1990, ss. 16; Rossi ve Rossi, 1990, Netzer, 1994; Ha ve ark., 2006,
ss. 8). Bu doğrultuda bu araştırma ile ailelerde nesiller arası normatif dayanışmayı et-
kileyen faktörler ve diğer nesiller arası dayanışma boyutları ile olan ilişkisi incelenmiştir.
Yöntem
Evren ve Örneklem
Çalışmada farklı yaş gruplarındaki (15-29 yaş) 1006 gence nesiller arası dayanışmaya
ilişkin sorular yöneltilmiş ve katılımcılar bu soruları annelerinden, babalarından, büyük
annelerinden ya da büyük babalarından bir tanesini dikkate alarak cevaplamışlardır.
Araştırmanın evrenini, Ankara’da ikamet eden ve sosyo-ekonomik düzeyleri farklı-
lık gösteren bireyler oluşturmaktadır. Bu seçim aşamasında; Ankara ilinin ilçelerinin
sosyo-ekonomik düzeylerine göre dağılım bilgilerine ulaşmak için Türkiye İstatistik
Kurumu’ndan (TÜİK, 2016) alınan verilerden yararlanılmıştır. Bu listedeki 15-29 yaş
arası birey sayısı 528.310’dur. Bütün yaş gruplarının dahil olduğu toplam nüfus ise
2.176.099’dur. Örneklem sayısı her bölgedeki TÜİK (2016) tarafından belirlenen yaş
gruplarının nüfusa göre dağılımı dikkate alınarak (1006 genç) belirlenmiştir.
Ankara ilindeki 25 ilçe üç sosyo-ekonomik düzeye göre gruplandırılmış ve bu gruplan-
dırma sonrasında yapılan basit rastgele örnekleme yöntemi arasından ‘Çankaya’ ilçesi
yüksek sosyo-ekonomik düzey (YSED), ‘Keçiören’ ilçesi orta sosyo-ekonomik düzey
(OSED) ve ‘Altındağ’ ilçesi düşük sosyo-ekonomik düzey (DSED) olarak seçilmiştir.
Bu ilçelerden araştırma kapsamına alınacak bireylerin seçilmesinde ise her bölgedeki
TÜİK (2016) tarafından belirlenen yaş gruplarının nüfusa göre dağılımı dikkate alınarak
sayılar belirlenmiştir. Araştırmada nüfustaki farklı bölümlerin yeterince temsil edilme-
sini sağlamak (Güneş, 1988, ss. 304) amacıyla örneklem seçiminde, tabakalı tesadüfî
örnekleme yöntemlerinden ele alınan örneğin tabakalar arasında paylaştırılmasının
en basit ve sık kullanılan yolu olan “orantılı paylaştırma” (oransal tabakalı örnekleme)