Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 92

90
masının teknik boyutu veya açıklaması bir yana bir
de varoluşsal bir boyutu vardır. Özdenören’de şiir,
şairin hayatıyla birebir örtüşmekte, bu da onda haya-
tın yerine geçen bir boyut kazanmasına yol açmak-
tadır. Kendisiyle yapılan bir söyleşide, şiirden bile-
rek uzak durdum, şiirden kaçtım, cümlelerini birkaç
kez tekrarlamaktadır. O kadar ki şiirden uzaklaşa-
bilmek için düzyazıya / denemeye ağırlık vermiştir.
İlk kitabı
Güneş Donanması
’yla (1975) ikinci kitabı
Yalnızlık Gide Gide
(1996) arasındaki uzun zaman
aralığı, yirmi bir yıl, rastlantısal bir kopukluk değil-
dir. Bilinçli bir tercihtir. Çünkü bu yıllarda, bu za-
man diliminde şiirden “korktuğunu” söylemektedir.
Onun için şiir “çılgınlığın” bir aşamasına dönüşmek
üzeredir. “Hayalin uç noktaları” şairi korkutmakta-
dır. Şiiri unutmakla kendini unutmak bu süreçte öz-
deştir. Hayalin uç noktaları dediği husustan kaçına-
bilmek, onu bu noktaya götüren derin yaradan uzak
kalabilmek için onu hatırlatan her şeyden (başta şiir
olmak üzere) uzaklaşmayı seçmiştir. “Şiirden kork-
tum” derken bu korkunun oğlu Kerem’in ölümüyle
bir ilgisini kurmamaktadır; fakat altta yatan sebebin
bu olduğu sezilmektedir.
Özdenören’in şiir anlayışı nedir, sorusuna verilebi-
lecek cevap şiirin onda bir dil olayı, bir ses çalışması
şeklinde işlediğidir. Az yazma sebeplerinden birisi,
üç temel unsuru; ses, melodi, ve lirizmi aynı anda
işleten şiirler yazmak isteğidir. Özdenören’e göre,
bu üç unsur yan yana gelmedikçe şiir, şiir sayılmaz.
Temel anlayışı budur.
Şiiri bir dil, bir ritm meselesine dönüştürmesi onun
1...,82,83,84,85,86,87,88,89,90,91 93,94,95,96,97,98,99,100,101,102,...156
Powered by FlippingBook