172
Müge K. Davran & Burhan Özalp & Naciye Tok & Burak Öztornacı
nin artması, hemen her bölgede karşımıza çıkan ve süregelen önemli bir sorundur. Deği-
şik bölgelerde yapılmış alan araştırmaları da bu durumu desteklemektedir (Kantar, 2000;
Bıçkı, 2011a; Bıçkı, 2011b; Davran ve ark, 2015). Tarımın terk edilmesiyle beraber gençler
kente yerleşmeye çalışmakta, ancak çoğunlukla eğitimsiz ve vasıfsız olmaları nedeniyle
mevcut istihdam imkânlarından da yararlanamamakta, kısa sürede işsiz kalmakta ya da
süreksiz ve güvencesiz çalışmaktadırlar. Son yıllarda köyde ikamet eden gençlerin köye
yakın sınai işletmelerde ya da hizmet işlerinde ücretli işçi olarak çalışmaları söz konusudur
(Özuğurlu, 2011). Işık ve Pınarcıoğlu (2009) tarafından yapılan ve İstanbul’un Sultanbey-
li ilçesini yoksulluk açısından inceleyen bir saha çalışmasında, Türkiye kentleşmesinde
gerek İstanbul gerekse Sultanbeyli için ucuz işgücü sağlayan olgunun Güneydoğundan
yapılan travmatik göçler olduğu vurgulanmıştır. Aynı çalışmada işgücü piyasası da ince-
lenmiş ve 12 yaş üzeri çalışmayanlar arasında en önemli grubu %46 ile ev kadınlarının
oluşturduğu belirtilmiş; 12-18 yaş arasındaki gençlerin sadece %53’ünün öğrenci olduğu
ve geri kalanlar içinde özellikle erkeklerin ucuz emek gücü olarak işgücü piyasasında
(inşaat, tekstil ve perakende) yer aldıkları saptanmıştır. Özuğurlu’ya göre (2011) köylerde
30 yaş altı aktif işgücünün ana yönelimi tarım dışı istihdam yönündedir ve tarımsal üretim
gittikçe orta yaş üstü bir etkinlik halini almaktadır. Bu yönelimin temel gerekçesi ise tarım-
sal üretim ile tarım dışı ücretli istihdamın «risk» algısı bakımından kıyaslanmasıdır.
Genç işsizlik sorununa bakıldığı zaman genel işsizlik sorununa oranla daha karmaşık bir
yapı karşımıza çıkmaktadır (Bayraktar ve İncekara,2013). Bunun yanı sıra gençler, özellikle
istatistiklerde ve politikalarda, kırsal ve kentsel olarak ayrılmayıp bütün olarak ele alındık-
ları için de sorunlar tam olarak belirlenememekte ve çözüm üretilememektedir.
Türkiye tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi ciddi bir işsizlik sorunu ile karşı karşıyadır.
Türkiye’yi gelişmiş bazı ülkelerden ayıran ve bu sorunun daha ciddi boyutlara ulaşmasına
neden olan etkenler ise; ülkede işsizlik içerisinde özel bir alan olan genç işsizlik oranlarının
oldukça yüksek olması ve Türkiye’nin ağırlıklı olarak genç nüfus yapısına sahip olmasıdır.
Tarımsal üretimin sürdürülebilirliği ve yerinde kalkınmanın sağlanabilmesi için kırsal nüfu-
sun ve özellikle gençlerin tarımda ve kırsal alanlarda oluşturulacak tarıma dayalı sanayide
istihdam edilmeleri oldukça önemli olup; bu durum kırsal nüfus ve gençler için yerinde
kalkınmanın anahtarı olabilecektir. Bu nedenle kırsal gençlerin istihdamla ilgili mevcut du-
rumlarının ve sorunlarının araştırılması, tartışılması gerekmektedir.
Bu çalışmanın amacı, Türkiye’de ihmal edilen kırsal gençliğin istihdam sorunlarını ele al-
mak ve alan çalışmalarından elde edilen gözlem ve verilere göre konuyu tartışarak öneriler
yapmaktır. Bu amaçla öncelikle tarımın Türkiye için önemin ortaya konmuş; konuyla ilgili
kavramlar tanımlanmış; kırsal gençlerle ilgili istihdam ve işsizlik istatistiklerinin mevcut
durumu incelenmiş; istihdam politikalarına değinilmiş; işsizliğinin nedenleri, kırsal alanla-
rın ve tarımın terk edilme eğilimleri ortaya konmuş; kırsal gençlik ve istihdam açısından
SWOT analizi yapılarak öneriler geliştirilmiştir.