SU GİBİ AKAN
GENÇLİK YILLARI
İsmail KARA
- 151 -
eden masum insanları sirklerde vahşi hayvanlara parçalattı-
ran Neron’u taklit ediyorsunuz.
Biz de kendisine Hakk’ın emaneti olan mukaddes davadan
‘vazgeç’ diyenlere gözyaşları ve içindeki isyan yıldırımlarıyla
dönüp de ‘güneşi sağıma, ayı da soluma koysalar yine bu işten
vazgeçmem!’ diyen büyük Peygamberimiz’in izinden yürüyo-
ruz. Millete söz verdik! Vicdana söz verdik! Allah’a söz verdik!
Eğilmeyiz, dönmeyiz
ve dimağımızdaki son hücrenin hayatı
bâki kaldıkça bu mukaddes davadan vazgeçmeyeceğiz.
Ben İstanbul’a ayak basmadan birkaç gün önce cereyan eden
Kanlı Pazar hadisesi (16 Şubat 1969) üzerine kaleme aldığı
“Kin ile din birleşmez” yazısı da yine eşzamanlı olarak hiç
kimsenin yazamayacağı, yazmayı düşünemeyeceği hatta anla-
yamayacağı bir ahlâk-siyaset metni ve üst yorumdur. İstanbul
Boğazı’na demirleyen Amerikan 6. filosunu protesto için
Taksim’de toplanan sol fikre mensup gençlere karşı harekete
geç(iril)en bir grup muhafazakâr müslüman arasında silah-
lı-sopalı arbede çıkmış ve iki kişi ölmüş, 200 kişi de yaralan-
mıştı.
Sağ-sol bölünmelerinin şiddetlendiği, yeni ve aktif İslâmcı fikir-
lerin filizlendiği bir ortamda ve her grubun iç tenkitten ziyade
dış tenkidi öne çıkardığı bir süreçte Nurettin Bey’in yazdığı yazı
şöyleydi: