69
KAMP LİDERLİĞİ
•
Sağlıklı bir toplulukla tanışırlar
•
Boş zamanlarını değerlendirmek için yeni yollar keşfederler
•
Kamptayken, evdeki sorunları yaşamazlar
Risk altındaki çocuklar kamplardan büyük ölçüde yararlanabilirler. Gittikçe artan
sayıdaki kamplar bu kapsama giren çocuklar üzerine yoğunlaşsa da sağlanan
imkânların yeterli olduğunu söylemek şu an doğru olmaz.
Latin Kökenliler/ Latin Halkı
Nüfus sayımı verileri ve diğer istatistiki sonuçlar Amerika Birleşik Devletlerinde
İspanyol ve Latin kökenli nüfusun giderek arttığını göstermektedir. Ancak kampa
gitme alışkanlığı Latin kökenli insanların kültürel geleneklerinde yer almamaktadır.
Kamp yöneticileri de Latin gençlerin kamplara katılmadıklarının bilincindedirler,
gündüz kampları ve yerleşik kamplardan bu gençlerin de yararlanabilmeleri için
neler yapılması gerektiğinin arayışı içindedirler. Yapılan araştırmalar Latin kökenli
gençlerin kamplara katılımını etkileyen birçok bulguyu ortaya koymuştur.
Magana, Hosty ve Hobbs (2006) bireyselciliğin ve aile bütünlüğünün Latin
kültüründe ne derece önemli olduğunu açıkça ifade etmişlerdir. Bu durum, aile
içinde bireysel olarak alınan kararların ailenin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak
alındığı anlamına gelmektedir. Ayrıca aile içinde herkesin birbiriyle yüz yüze
konuşması da önemlidir. Bazı Latin aileler kızlarına karşı aşırı derecede korumacı
davranırlar. Daha da ötesi, çocukların geceyi dışarıda geçirmeleri Latin kültüründe
pek yaygın değildir. Bu nedenle bazı aileler konaklamalı kamp fikrine pek sıcak
bakmamaktadırlar. Bazıları ise çocuklarına kamplarda ayrımcılık yapılacağı korkusu
taşımaktadırlar. Ebeveynlerin kamplardaki personelin çocukları için bir anne-baba
rolü üstleneceklerini anlamaya ihtiyaçları vardır. Kamp yaşantısı Latin kültürünün
bir parçası olmadığı için, ebeveynler hayatlarında hiç kamp görmemişlerdir ve bu
yüzden de kampın değerini ve ne anlama geldiğini anlayamazlar. Bununla birlikte,
bazı Latin ailelerin kaynakları kısıtlıdır. Bu yüzden mali kaygılar, ulaşım sorunları
ve teknolojiden yoksunluk onların kamplara kayıt olmalarına engel teşkil edebilir.
Lukakina (2008) yalnızca anne ve babaları hedef alan bir araştırma yapmış veMagana
ile arkadaşlarının elde etmiş oldukları pek çok benzer bulgu ortaya koymuştur
(2006). Lukakina’ya göre, aileler kampın ne anlama geldiğini bilmiyorlarsa, o
zaman kamp yöneticileri ve görevlileri onların güvenlerini kazanmak için çaba
göstermeli ve kamp sezonu boyunca çocuklarından ayrı kaldıklarında kendilerini
rahat hissetmelerine yardımcı olmalıdırlar. Güvenlik ve huzur insanların doğal
kaygılarıdır ve Latin toplumu da bu konularda daha fazla güvenceye ihtiyaç duyuyor
olabilir. Bu noktada, tanıtım kampanyalarında ikinci bir dil kullanımı işe yarayabilir.
Lukakina ayrıca kamp dönemi boyunca ailelerin çocuklarıyla temas kurabilmelerine
izin verilmesini de tavsiye etmektedir. Kampların çoğu telefon görüşmelerine izin
vermemekte, ancak Latin aileler bu imkânın sağlanmasını istemektedirler.
Lukakina’nın araştırmasına katılan ebeveynler, çocuklarını kamplara
gönderdiklerinde, başkalarıyla etkileşimve iletişimde bulunmaktan zevk alacaklarını,
daha disiplinli ve olgun, daha bağımsız ve sorumluluk sahibi birer kişi olacaklarını
umut ettiklerini belirtmişlerdir. Latin kökenli gençlerin gelişim potansiyeli çok
yüksek olmasına rağmen, ebeveynlerin endişelerinden kurtulmaları, bu çocukların
kamplara katılabilmeleri yolunda aşılması gereken tek engel olarak durmaktadır.