20
luğunda parası ancak İzmit’e kadar bilet almaya
yetmiştir, kompartımandaki yoldaşlarına durumu-
nu açıklamış, birinin verdiği bir akılla durumu kur-
tarmıştır. O akıl da şudur: Kondüktör bilet kontrolü
için geldiğinde uyumuş gibi yaparak tren İzmit’ten
hareket ettikten sonra kondüktöre gidip
“Ben İzmit’te
inecektim, niçin beni uyandırmadın?”
diyecektir. Böyle
yapar ve İstanbul’a bu şekilde ulaşır. Niyazi Bey, 1
Şubat 1978’de ölür.
YİRMİ BEŞ:
Yıl 1955… Maraş… Maraş’ın nüfusu
o tarihte 60 bin dolayında… Sessiz, kendi hâlinde,
dağdağasız bir kent.
Kentte, bu tarihten 20 küsur yıl sonra vuku bulacak
politik kargaşa ortamından küçücük bir iz bile yok-
tur. Tam anlamıyla ‘Kanrevanmaraş’ olmamış âsûde
bir kenttir.
1940 doğumlu olup da okula zamanında başlayan-
ların, takıntısı olmayanların, ortaokulu bitirip liseye
başlama hazırlıklarına giriştikleri tarihtir 1955.
YİRMİ ALTI:
Bütün haylazlar, yaramazlar, muzip-
ler sanki bu sınıfa seçilip toplanmıştır. Aralarında
zeki olanları da vardır, okumayı doğru dürüst sö-
kemeyenleri de… Cahit ve Sait Zarifoğlu kardeş-
ler, Rasim Özdenören, Erdem Bayazıt, Ali Kutlay,
Hasan Seyithanoğlu… Ders çalışmayla olağanüstü
ilgileri olmamakla birlikte hepsi de sınıfın iyi, hat-
ta bazıları en iyi öğrencileri arasında sayılır. Sait ve
Cahit Zarifoğlu, özellikle matematik ve fen dersle-
rinde çok iyidirler.