54
Yunus Emre
Tapduk Emre dergâhı…
(Yunus pişman, kaygılı… Dergâha geri dönmüş-
tür. Fısıltı hâlinde, Fatma Sultan’la konuş-
maktalar. Yunus iki büklüm…)
Fatma Sultan-
Ne edelim bilmem ki?
(Es.)
Bak,
sohbet biter birazdan… Yat kapının eşiği-
ne… Ayağı takılınca sorar “-kim var kapıda?”
diye… Hiç ses etme. Ben, “Yunus!” derim.
“Bizim Yunus mu?” derse, korkma yapış ete-
ğine… “Hangi Yunus?” derse, anla ki gönlün-
den çıkmışsın, git derdine başka bir kapıda
derman ara.
Yunus-
Dua et ana…
(Fatma Sultan çekilir bir köşeye, Yunus ya-
tar eşiğe...)
Tapduk(İçerden)-
(Fark etmişçesine kinaye-
li)“
Hiç hata yapmayan insan, hiçbir şey yap-
mayan insandır. Ve hayatta en büyük hata,
kendini hatasız sanmaktır. Hem, karpuz ne
bilsin olgunlaştığını onu ancak bostancı bi-
lir…”
(Kapı açılır, elinde tepsi ve bardaklarla
Derviş 3 görünür. İrkilip elindekileri dü-
şürür…)
Derviş 3-
Kim var orda?
(İçerden ses kesi-
lir. Tapduk’un asasının yere vurma sesleri
yaklaşır, gerilim…)
Fatma Sultan-
Şşşt! Belli etme sakın!
Tapduk-
(Kapıda görünür, diğerleri peşinde…
Fatma Sultan yaklaşır.)
Ne oldu evlat? Nedir
elindekini ayağına düşüren?