11
son sınıfta öğretmeniyle yaptığı bir münakaşadan
dolayı okuldan atıldı ve geri kalan tahsilini Maraş
Lisesinde tamamladı.
Bu sürgün süreci aslında kaderin ona hazırladığı
sürprizden başka bir şey değildi. Zira gittiği okulda
gerçek bir edebiyat iklimiyle karşılaşacak,
Yedi Güzel
Adam
arasına karışacaktı.
Bu
, kabına sığmayan, mu-
teriz kişilik Akif İnan’da ömrü boyunca devam eden
bir özelliktir. Daha o günlerden itibaren haksızlık ve
fütursuzluk karşısında kavgacı tutumu, başta şiiri
olmak üzere bütün hayatına yansımıştır.
Sanat yaşamında dönüşüm sağlayacak; Rasim
Özdenören, Cahit Zarifoğlu, Erdem Bayazıt ve
Alâettin Özdenören ile burada tanışacaktı. 1959 yı-
lında Maraş Lisesi’nden mezun olduktan sonra
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi
Türk Dili ve Edebiyatı bölümüne kayıt yaptırır.
Fakat bu okul da onu ziyadesiyle sıkar. Okulu sıkıcı,
öğretmenleri kifayetsiz görür. Dünyaya sığmayan
bir şair refleksidir bu. Yerini yadırgayan, resmî diz-
geye alışamayan bir tedirginliğin faal hâle gelmesi-
dir. Görünmeyen duvarlarını zihninde ördüğü alter-
natif üniversitenin inşası ile meşguldür hep. Neyse
ki bıraktığı fakülteye dostlarının ikna etmesiyle 1962
yılında yeniden devam etmeye başlar. Tam 10 yıl
sonra 1972 tarihinde ancak mezun olabilir fakülte-
den. Bu 10 yıllık ara boşlukta alternatif, görünme-
yen üniversitenin en müdavim, en gayretli öğrencisi
olur. Hayatın bir şaire telkin ettiği müfredat ne ise
onu takip eder. Lise yıllarında başladığı yazma se-
rüvenine fakülte yıllarında daha büyük bir istekle