73
de / Çiğneyerek geçen bu adamları ve kadınları’
söyleyi-
şine yansır.
Bayazıt şiirinde bazı imgeler, ‘savaş’ metaforu etra-
fında kendi düzenini oluşturan bir yapı koyar or-
taya. Ancak dikkatle bakılırsa, bu şiirdeki savaş ve
başkaldırının poetik bir karakter taşıdığını; dile ait
öğelerle silahlanmış bir savaşçıyla karşı karşıya bu-
lunduğumuzu şu dizeler iyice belirginleştirir:
‘İsyan şiirleri bilirim sonra/ Kelimeler ki tank gibi ge-
çer adamın yüreğinden/ Harfler harp düzeni almıştır
mısralarda.’
(Burada bir kere daha hatırlayacağım
Zarifoğlu’nu:
‘İşte heyecan dolu bir Farsça/ Anlamı
uçaklar bombalar fark edilmez ağaçlar kuşlar/ Mücahit
kaya toprak sarınmış/ Şimdi Rus başını zırhlısından çıka-
racak/ Yürekli bir Farsça tam alnından vuracak.’
Ancak
Bayazıt önce, Zarifoğlu sonra.)
12
Bayazıt şiiri, ifadelendirdiği kısıtlanmışlık ve baş-
kaldırının ‘ihanet kelepçesi’, ‘mapus’, ‘işçi’, ‘emek’,
‘çelik dişliler’ gibi argümanlarıyla döneminin sert
toplumsal gerçekçi şiiriyle de bazı benzerlikler taşır
içinde.
13
Diriliş
dergisinde yayımlanan bu şiir, birçok okuru
şaşırtır. Şiirde, bir tren kurşun gibi geceye atılır; de-
mir gibi gök yüklü tren karanlığın ürpertisine girer,
ötede düşler derlenir. Kent ise horozlarda uyanır,
zamana ezanla geçerken sularda gerinir ve bunlar,
sayfalar Kur’an’la sayfa olurken olur ve şiirin sonu-
na doğru şairin bilmediği bir yerden, bir boranın
12 Âlim Kahraman,
Erdem Bayazıt’ın Şiiri: Poetik Başkaldırı,
Kitap Zamanı
,
Sayı: 25, 4 Şubat 2008.
13 Âlim Kahraman, a.g.y.