76
Bir Kuşak
Birinci Yeni
egemenliğini bir uçtan dolu dizgin sür-
dürürken, üstelik bu ilk yeniye bir uçtan yeni katı-
lımlar olurken, bir yandan da bir başka yeni, başka
şairler ve yazarlar marifetiyle bir başka vadide filiz-
lenmeye başlar.
İkinci Yeni
’yi karşı çıkmadan benimserler. Onlar, bel-
ki baştan beri
İkinci Yeni
gibi yazarlar; ancak, bunun
bilincinde değildirler. 1958’in baharına kadar,
İkinci
Yeni
’nin bayraktarlığını üstlenen
Pazar Postası
dergi-
sinin bir tek sayısını bile görmüş değillerdir.
Pazar Postası
’nın mizanpajı da onlar için şaşırtıcıdır.
Şöyle ki; dönemin bütün dergileri, gazeteleri, sütun-
larını çizgilerle birbirinden ayırırken
Pazar Postası
,
bu düzeni kaldırır. Sütunlar arasına çizgi atmadığı
gibi, bir yazıyı ötekinden ayırmak için de çizgi kulla-
nılmaz. Üstelik çizgi kullanılmadığı için yazılar bir-
birine karışmaz. Bu, onlar için çok önemlidir. Çünkü
onlar, yazılar çizgilerle birbirinden ayrılmadığında,
okur bu yazıları birbirine karıştıracağını düşünen
bir alışkanlığın gerektirdiği donanımla olaya bakar-
lar.
Pazar Postası
ise onların bu önyargılarını kökün-
den sarsar.
Bu yazı tarzını, bu mizanpajdaki tutumu bile ken-
dilerine yakın bulurlar. Örneğin, bir öykünün, okul
kitaplarında belletildiği gibi serim, düğüm, çözüm
bölümlerine ayrılması gerekmediğine ilişkin kanıla-
rının doğrulanmasının sağlandığını görürler.
Erdem Bayazıtlı günler, bir kuşak için
Yedi Güzel
