57
kündür. Kalbin eğitimi, ruhun tekamülü, varoluşsal
açıdan yazarı ilgilendirdiği için
Ruhun Malzemeleri
konusunda okurun ufkunu zenginleştirme uğraşı
verir. Bu uğraş, yazdığı kurgusal metinlerin anlaşıl-
masını kolaylaştırırken, okurun kuramsal eğitimini
de tamamlama kaygısı taşır.
42
Necip Fazıl, poetikasında şiirin aynı zamanda bir
şuur işi olduğunu söyleyerek, şairin şiiri hakkın-
da şuur sahibi olmasının şart olduğunu vurgular.
Onun poetikasındaki ilk cümle olan “Arı bal yapar,
ama balı izah edemez.” sözü, insanın yapıp ettikle-
riyle ilişkisi bakımından farklı kulvarda olduğunu
ve ‘izahla’ yükümlü olduğunu açıklayan satırlarla
devam eder. Rasim Özdenören, her ne kadar bir ma-
nifestoya, bildiriye imza atmamış da olsa -ki böyle
bir metin kaleme almış olsaydı savunduğu ilkeler
bütünüyle çelişkiye düşmüş olurdu- edebiyatı bir
mesele olarak ele alan ve çeşitli cepheleriyle işleyen
birçok yazı kaleme almış bir yazar olarak yazdıkla-
rının ve genel olarak yazının, yazarlığın, edebiyatın
künhüne ilişkin poetik derinliği de olan denemelere
imza attı.
Özdenören’in hemen her kitabında, doğrudan ya-
zıya ve edebiyata atıfta bulunulmasa da bu tarz
yazılarla karşılaşmak mümkün. Çünkü Rasim
Özdenören için edebiyat hayattan bağımsız bir şey
değil. Tam tersine hayatın bir parçası. Özdenören’in
kompartımanlardan oluşan bir zihin yapısı olmadı-
ğı için edebiyata ilişkin hayati sorular sorup haya-
42 Sıddık Akbayır;
Bir Fotoğrafınız da Bende Kalmış
,
Rasim Özdenören,
3.
Basım, Akçağ Yayınları, Ankara 2010.
