SU GİBİ AKAN
GENÇLİK YILLARI
Cihan AKTAŞ
- 190 -
Yolpalas Cinayeti
,
Sefiller
,
Monte Kristo Kontu
,
Asi Kalpler
…
Birçok kez okunmuşluğun izlerini taşıyan, bir şekilde aşina
olduğum kitaplarla yeniden karşılaşmanın duyurduğu sevinç,
kendi yazmak istediğim kitaplar üzerine düşünmeye sevk edi-
yordu:
Okurken alıp sürükleyen, sıkıcılıktan uzak, bununla
birlikte eğlencelik olmayan romanlar ve öyküler yazmak isti-
yordum.
Yazı alanında kendi sesimi arıyordum, yazmak benim için
öğrenmenin en etkili yoluydu. Bu yol güllük gülistanlık de-
ğildi, kendime güvenimi korumam, bu güveni sahici kılan bir
donanım edinmeyi sürdürmem gerekiyordu. Ailem mimarlık
yapmamı bekliyordu. Bense meslek olarak benimsenmeyen
bir işi seçmiştim. Aslında yazarlığı işten bile saymıyordu in-
sanlar. “Son Kuşlar” kitabının yazarının pasaportuna “işsiz”
yazmamışlar mıydı?
İnsan bazen zor seçimlere mecbur kalabiliyor, hayatımız aslında
bu zor seçimlerin toplamı, hepimiz bu dünyada sonsuz hayatımızı
bir heykeltıraş gibi biçimlendirerek yol alıyoruz. Yeniden dünyaya
gelsem, yine mimarlık tahsili yapmak ister ve çalışma hayatında
hayal kırıklığına uğrayarak yazarlığa yoğunlaşırdım. Yeniden
dünyaya gelsem yine defalarca atölyeyi andıran ortamlarından
yararlanmak için Cağaloğlu Yokuşu’nu koşa koşa tırmanırdım.