72
Pazar Postası
’nı izlemeye başladıktan sonra
İkinci
Yeni
’ye bakışları değişir. Çünkü
Pazar Postası
’ndan
önce
İkinci Yeni’
yi
Varlık
,
Türk Sanatı
,
Dost
gibi dergi-
ler nasıl değerlendiriyorsa onlar da öyle değerlendir-
mektedir. Ancak yeni dergi bakış açılarını değiştirir.
Pazar Postası
’nda karşılaştıkları
İkinci Yeni
onların,
“Evet, bu!” dedikleri
İkinci Yeni
’dir. Bu tarihten itiba-
ren Sezai Karakoç’u, Cemal Süreya’yı, Turgut Uyar’ı,
Edip Cansever’i okumaya başlarlar.
Körfez
’i ilk defa
1959’da elde edip okurlar. Maraş’tayken Karakoç fa-
vori şairleri arasında değildir. Pakdil üzerinden gel-
dikleri Karakoç onları kendine çivilemeseydi bugün
belki de başka kişilerden söz ediyor olacaktık.
Alâeddin Özdenören ve Erdem Bayazıt da okulu
bitirip İstanbul’a gittikten sonra, Âkif İnan da liseyi
bitirip Urfa’ya dönmüştür.
“Cahit’le biz Maraş’ta kal-
dık.”
der,
“Sabah akşam İkinci Yeni’yi okuduk. Cahit’le
âdeta İkinci Yeni’nin sularında yüzdük.”
İkinci Yeni
’yle tanışan gençler ister Maraş’ta, ister
İstanbul’da olsunlar fark etmez, artık
İkinci Yeni
’nin
egemen olduğu bir şiir anlayışı içinde devinmekte-
dirler. Dönemin atmosferi de, onların atmosferi de
İkinci Yeni
’dir.
O yıllarda
İkinci Yeni
’yi tutmayan tek arkadaşları
Âkif İnan’dır. Onu sonraki yıllarda bu düşüncesin-
den Pakdil vazgeçirmiştir. Uzun konuşmalar, soh-
betler eşliğinde.
Rasim Özdenören, üniversite öğrenimi için gitti-
ği İstanbul’da, aynı okulda okuyan Pakdil’le daha
yakın ilişkiler kurmuş, Pakdil’in önerisiyle okul