Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 122

120
-Gençlik dönemimde babam ile ilgili münasebetsiz
ifadeler
kullanıldığında
sert
bir
biçimde
reaksiyon gösterirdim. Haydarpaşa Lisesi’nde hiç
unutmuyorum. Bir kurmay albay askerlik dersine
girdi ve birdenbire babamdan bahsetmeye başladı.
İhtilal yıllarıydı. Kalktım ayağa ve kapıyı hızlıca
çarpıp çıktım. Yirmi gün uzaklaştırma verdiler.
- Annem mühim bir
insandı.
Kahraman
ruhlu biri... Babam
gibi tahammülü zor
bir insanla arasındaki
uyum görülmemiş bir
şeydi. Babamın zekâsı-
nın müracaat ettiği tek
kapı, annemin hisle-
riydi. Zaman zaman
sesini
yükselterek
kendisine döndürdü-
ğü vakidir. Babam, ve-
fatından önce masasını derleyip toplamıştı. ‘Polisler
gelmek üzere’ diye. Ölmeseydi hapse girecekti. An-
nem, odasına girdi; ‘Nedir bu hâliniz?’ dedi. Babam;
‘Her an hapse girebilirim.’ diye cevap verdi. Annem;
‘Girin.’ der demez, babam; ‘Ama hapiste ölebilirim…’
diye mırıldandı. Annemin karşılığı ne oldu dersiniz:
‘Ölün! Gerekirse ölün! Böyle bir eser yüzünden hap-
se girmeniz bile ebedi kurtuluşunuzdur.’ Sonra, ba-
bam masasında tekrar yazmaya devam etti.
-Babamın hakkının yendiğini düşünüyorum.
Hakkının külli- yen yendiğini... Çünkü, en hakkı
1...,112,113,114,115,116,117,118,119,120,121 123,124,125,126,127,128,129,130,131,132,...164
Powered by FlippingBook