108
üzerine durur. Ardından gelen yazılarında ise fiilen
partileşmekten söz etmeye başlar. Sözgelimi,
Gerçek
Parti
başlıklı yazıda “
Bu ülke, bugüne kadar kendi
bağrından fışkırmış gerçek partisine kavuşmadı. Ama er
veya geç ona kavuşacak, onun gelişip serpilmesine şahit
olacaktır.”
77
diyerek Diriliş Partisi’nin teorik olarak
zeminini oluşturmaya başlar.
Diriliş’
in daha sonraki
sayılarında ise, Diriliş Partisi net olarak telaffuz
edilir. Bu son dönemin yayımlandığı günlerde
ise söz konusu partinin fiilen kurulmuş olduğu
ilan edilir. Karakoç, buna paralel olarak Anadolu
insanına seslenen yazılar kaleme alır. Bu ve benzeri
çerçevedeki yazılarda Tanzimat’tan itibaren siyasî
partileri değerlendiren Karakoç, diğer taraftan da
Diriliş Partisi’nin amaç ve ilkelerini ele alan yazılar
yayımlar.
Bazen kimi sayıları birleşik olarak çıkan
Diriliş’
in
bu son dönemi, 5 Şubat 1992 tarihli 131., 132 ve 133.
sayısıyla son bulur.
Diriliş’
in bu son döneminde
Karakoç’un dışında, Yüksel Kanar, Hamit Can,
Ömer Erdem, Tahir Yücel, Kâmil Öztürk, Abdullah
Öztemiz Hacıtahiroğlu. Yüksel Peker, Muzaffer
Budak, Kâmil Eşfak Berki, Cafer Barlas, Kâmil
Doruk, Şakir Diclehan, Mevlüt Ceylan ve Turgut
Akman gibi isimler dikkat eçeker.
Bu son dönemiyle birlikte 32. yılını tamamlayan
Diriliş,
yayınhayatı boyunca topluma, gerek edebiyat
gerekse düşünce alanında ışık tutmaya çalışır ve
77
Sezai Karakoç;
Gerçek Parti
, Diriliş, S. 29 1- 25 Temmuz 1988.