Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 33

31
tedrici bir şekilde boşaltma hareketi uygulanmaya
konur. Nisan sonunda öğrencilerin trenlere bindi-
rilip memleketlerine gönderilmesiyle üniversiteler
kapanır.
Erdem Bayazıt, Maraş’a zorunlu olarak geri dön-
müştür. Evi bir anda İstanbul’da yaşananları sorup
öğrenmeye gelen meraklı insanlarla dolar. Herkes
görmediği, duymadığı yeni durumlardan, olaylar-
dan bir an evvel haberdar olmak istemektedir. Lakin
şairin dikkatini çeken, bu yıllarda halkın yoğun bir
propaganda altında kalmasıdır:
“Kahramanmaraş’a gittik. Bizim ev sanki hacdan gelmi-
şim gibi ziyaretçilerle doldu. Herkes İstanbul’da olanları
soruyor, havadis istiyordu. Biz olanları olduğu gibi an-
latıyorduk. Anlattıklarımıza herkes şaşırıyordu: ‘Sen hiç
üniversiteye gitmedin mi, üniversitede şöyle olaylar ol-
muş, şu kadar insan ölmüş, şu kadar insan sabun yapıl-
mış, kurşuna dizilmiş, sen nerdeydin?’
Ya! böyle bir hadise yok. Hadiseleri olduğu gibi anlatı-
yorum. Yaşadığımız olaylar böyleydi. Ama bunun yan-
sıması korkunçtu. Anadolu böyle bir propaganda altında
idi. İşte talebeler böyle kırılıyor, eziliyor, efendim harbi-
ye yürüyüş yapmış, insanlar kurşuna diziliyor. Nitekim
27 Mayıs’tan sonra o yalanlar bir süre daha devam etti.
Unutmuyorum. Birtakım gazeteci, polis, gençlik sur di-
binde toplu mezarlar aradılar. O yalanların etkisi böyle
somut biçimde ortaya çıktı.”
Üniversite kapandıktan sonra, Bayazıt boş durmaz
ve
Maraş’ta yerel bir gazetede çalışmaya başlar.
Daha önceki yıllardan gelen tecrübesi bunda etkili
1...,23,24,25,26,27,28,29,30,31,32 34,35,36,37,38,39,40,41,42,43,...124
Powered by FlippingBook