12
Çünkü Sezai Karakoç; şiiri metafizik işaretlerde,
beşerî hayatın girdaplarında, kırılma noktalarında
arayan bir isimdir.
Çünkü Sezai Karakoç; ‘realist, pragmatik, plüralist’
diye ni- telendirdiği yol arkadaşlarından farklı
olarak
Hızırla Kırk Saat
’le kendi şiirinde bir hudut
taşı, bir nirengi noktası oluşturan bir isimdir.
Çünkü Sezai Karakoç;
Sesler, Zamana Adanmış Sözler,
Ayinler/Çeşmeler
’le yerküreye kelimelerle dokunma
deneyleri yapan bir isimdir.
Çünkü Sezai Karakoç;
ZamanaAdanmış Sözler
’le ‘ses’i,
‘ritm’i önceleyen, kendini sofistike şiirle, Dîvan’la
sınayan, metinlerarası bir hicretin romanını yazan
bir isimdir.
Çünkü Sezai Karakoç;
Sürgün Ülkeden Başkentler
Başkentine
başlıklı şiiriyle -belki ‘dua’ veya ‘yakarı’-
Türkçenin doruklarını yoklayan bir isimdir.
Çünkü Sezai Karakoç; bir yuğ törenine, teması
ölüm ve diriliş olan bir hutbeye dönüşen
Ayinler
’le
bir itirazlar dilekçesi; yeryüzü hâllerine, hayata
dair öngörülere, ‘barikat’lara, ‘kardeş kavgası’na
reddiyeler yazan bir isimdir.
Çünkü Sezai Karakoç;
Ateş Dansı
’nda postmodern
açılımlara mâlik, özgün ürünler sahibi bir isimdir.
Çünkü Sezai Karakoç;
Alınyazısı Saati
gibi bir vedalar
kitabı, Ortadoğu’yla, İslâm âlemiyle bir ödeşmeler
fezlekesi yazan, Mehmet Âkif Ersoy’un sesiyle aynı
