SU GİBİ AKAN
GENÇLİK YILLARI
Atasoy
MÜFTÜOĞLU
- 104 -
Genç kuşaklar zihinlerini bir ayrıntı çöplüğüne dönüştürme-
melidir. Bir diğer yanda medya sistemi bütün dünyada resmi
gerçeklikleri yansıtıyor. Bu durum kitlesel bir bilinç oluştu-
ruyor. Dayatılan doğrular konusunda hepimizin eleştirel bir
bilince sahip olmamız gerekiyor.
Genç kuşakların bir örnekleştirici, tektipleştirici, basmaka-
lıplaştırıcı, taşlaştırıcı ve düşüncesizleştirici bir gelenek ko-
nusunda, bu geleneğin tüketilmesi konusunda son derece
dikkatli olmaları gerekir, farklı olana tahammül edemeyen,
farklıya ihtiyaç duymayan, özgünlükleri ve üretkenlikleri yok
eden bir gelenek savunulamaz. Toplumlarımızda ne yazık ki,
bu tür bir gelenek etkisini sürdürüyor. Toplumlarımız bir yan-
da modernitenin baskısı altında tutulurken, bir diğer yanda
da geleneğin baskısı altında tutuluyor. Modernite yozlaştırıcı/
yabancılaştırıcı yenilikler getirirken, gelenekler de her tür ye-
niliği reddeden dondurulmuş bir kültürü temsil ediyor.
Genç kuşakların, tarihin son iki yüzyılında toplumlarımızı
baskılayan zihinsel sömürüden bağımsızlaştırılmaları hayati
önemi olan bir konudur. Kendi dünya görüşümüz ve hayat
tarzımız doğrultusunda bağımsızlaştıracağımız zihinlerimi-
zin bugünün ihtiyaçlarına yanıt verebilecek nitelikte yeniden
üretken hale getirilmeleri gerekir. Bağımsız zihin dünyaları-
mızın yeni bir İslamî tasavvur üzerinde çalışmaları, genç ku-
şaklara düşen önemli bir sorumluluktur. Genç kuşaklar elekt-
ronik devrimin oluşturduğu yeni dünyaya özgü çözümlemeler
