106
diyorum.
K- Yine dananın altında buzağı arıyor ke-
rata. Yahu herkes nasıl kullanırsa ben de
öyle kullanıyorum Hacivat!
H- Sanki biraz ‘a’ ların açık gibi?
K- Senin de aklın biraz kaçık gibi (vurur)
H- Dur vurma efendim. Arkadaş arkadaşın
hatasını kapatmaz mı?
K- Kapatır da hata nerde?
H- Arkadaş arkadaşa bildiğini öğretmez mi?
K- Yahu Sen öğrettin de öğrenmedik mi Ha-
civat?
H- Daha doğru düzgün konuşmasını becere-
miyorsun, bir de geçmiş karşıma itiraz edi-
yorsun.
K- Yahu...
H- Sus!
K- Hacicavcav...
H- Suus bakayım, Hacicavcav ne demekmiş
öyle. Hacivat diyeceksin, Hacivat!
K- Bana bak Hacivat, öğret ne öğretecek-
sen, şimdi benimkiler geliyor haberin olsun.
H- Şu ettiğin lafa bak “benimkiler geli-
yor” diye bir deyim yok bi defa.
K- Bundan sonra (vurur) var köftehor, bun-
dan (vurur) sonra (vurur) vaaarrr...
H- Aman dur yapma Karagöz’üm. Ben sana gü-
zel konuşmasını öğretmeye çalışıyorum, sen
beni darp ediyorsun...
K- Sen de kendi kendinle harp ediyorsun.
Ne öğreteceksen kısa tarafından öğret...
H- Efendim diyorum ki son günlerde bir tu-