23
maları, her türlü tehlikeyi göze almaları, onun için
önemli ve değerli bir şeydir. Bir de buna ‘yasakların
cazibesi’ eklenir.
‘Kadirşinas itaatsizlik’, ‘tevarüs edilmemiş asalet’,
yaşadıkça kendisiyle yaşayan değerlerdir. İçinde
yaşadığı topluma borcunu ödemenin yolu, bu top-
lumun ön yargılarına itaatten geçmediğini peşinen
kabul etmiştir zaten. ‘Omuzları üzerinde kafa taşı-
maya çalışan bir adam olma çabasındadır’ ve hedef
bellidir:
‘Azınlığa mensup olmak! Anladıklarının bekçisi ol-
mayı şeref bilmek! Başını ‘benim başımı yakarlar’
korkusundan uzak tutmak! Dik tutabilmek.’
Müseccel Komünist
Ataol Behramoğlu’nun, “İsmet, neden Parti’ye kay-
dolmuyorsun?” sorusuyla karşılaşınca hayatının
akışı da değişir. Özel, “Buna hiç gerek yok, üstelik
ben bu konuda hiç de pasif değilim, fakültede dün-
yanın işini yapıyorum.” dese de, Behramoğlu’nun
“İyi ama İsmet, bu adamlar partiyi her an kapatabi-
lirler. Zayıf tarafta savaşa gir! Ucunda ganimet yok
