114
Paris, Almanya, Brezilya gibi farklı ülkelerde boks yaptı.
1964 yılında Orta Doğu Şampiyonluğunu kazanmayı
başardı.
Bu maçlarda kimleri dövdüğü, kimlere yenildiği
hiç mi hiç akıllara gelmez. Ve nice zafer dolu günleri
yansıtan fotoğraflar kadar dikkatle bakıldığında onun
sırtında taşıdığı iki forma bizleri hep duygulandırır. Biri
ay-yıldızlı forması, diğeri de onun için kutsal olan asker
elbisesidir.
Garbis sadeceTürkiye ringlerinindeğil, Avrupa’nın
da en güçlü yumruklarından biriydi.
1950’de profesyonel olan, ilk maçında Cezayirli
Ali Amran ile berabere kalan Garbis, 1966’da ringden
sporcu olarak inmiş, ardından hakemlik, antrenörlük ve
menajerlik yapmıştı.
Spor yaşamı boyunda göğsünde taşıdığı ay-
yıldızla tarifsiz sevinen, yaşadığı onuru her fırsatta dile
getiren Garbis Zakaryan, Türkiye sevdası için diyecekti ki:
“Ben bu ülkede, bu bayrağın altında ve bu vatan
topraklarındadoğdum. Allah izinverirsede bu topraklarda
son nefesimi vereceğim. Bu durumdan tarifsiz mutluyum.
Boks yaşamımda göğsümde taşıdığımo ay-yıldız bana hep
onur ve güç verdi. Türkiye’den başka bir yerde olmayı ve
yaşamayı hiç düşünmedim. En büyük dileğim öldüğümde
Türk bayrağı ile gömülmek.”
Garbis Zakaryan’ın oğlu Gaspar Zakaryan da
başarılı bir doktor olarak Türkiye’ye hizmet etmektedir.
Garbis Zakaryan