Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 31

29
DESTAN 1915
ba işte...
Mehmet Çavuş-
Allah Razı olsun... Senin ki
de savaştan zormuş...
Saka Hüseyin-
Hamza Dayı Esir düşmüş Ramazan
Abi...
Mehmet Çavuş-
Öyle mi? Nerede gördün?
Saka Hüseyin-
Conkbayırı’nda söylediler...
Onunla beraber on, on beş kişi... Daha geri
dönüşü yok... Önce gözlerini oyarlarmış bi-
zim esirlerin sonra öldürürlermiş... Bizim-
kiler de esire misafir muamelesi yapar... Ek-
meğini paylaşır, yaralarını sararlar...
Mehmet Çavuş-
Herkes kendine yakışanı yapar
Hüseyin’im...
Saka Hüseyin-
Aha Sığındere’de ki sargı ye-
rinde... Düşmanın yarasını sarar, karnını
doyururlar... Seni de götürelim bir an ev-
vel... Nasıl oldu yaraların...
(Bir an du-
rur... Anlamaya çalışır... Mehmet Çavuşun
yüzüne bakar... Sonra birden üzerine kapa-
nır...)
Ramazan abi! Öldün mü sen? Ölme! Sa-
kın ölme! Hacer Ana çok ağlar... Ölme!
Mehmet Çavuş-
Ölü Deme Hüseyin’im... Şehit-
ler ölmez bilmez misin?
Saka Hüseyin-
Ölmez değil mi? Ramazan Abi de
ölmez o zaman... O da şehit değil mi abi?
Mehmet Çavuş-
Şehit elbet... Allah yolunda,
vatanı için canını verdi...
Saka Hüseyin-
Vatan için... Allah yolunda...
Ben de ölmeyeceğim o zaman... Ben de...
1...,21,22,23,24,25,26,27,28,29,30 32,33,34,35,36,37,38,39,40,41,...64
Powered by FlippingBook