Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 46

SU GİBİ AKAN
GENÇLİK YILLARI
Şûle Yüksel
ŞENLER
- 44 -
ları için zengin ailelerin çocuklarıyla konuşuyor “Bunların
paraları sizden” diyor öğretmen. Fakat yanlış olan bir şey var,
aileleriyle konuşsalar çocuklarla konuşacaklarına, çocuklar
birbirlerini rencide etmeyecekler.
Bir gün, bayram yaklaşıyor, ilk olarak öğretmenim beni çağır-
dı. O da tabii çocukların önünde, o da bence hatalı bir dav-
ranıştı yine. “Şenler, sen gel” dedi. Tahtanın önünde, elinde
mezura; tulumun, önlüğün ölçüsünü aldı. Ondan sonra ayak-
kabı numaralarımızı aldı. İç çamaşırları, mendil, çorap, yaka,
önlük; bunları tek tek dağıttılar, ilk önce de beni gönderirdi.
“Sen git muavin hanımın odasına, orada öğrenirsin” dedi.
Genellikle böyle yapardı. Çocukların önünde söylemezdi ama
yine herkes bilirdi. O anları anlatamam, bir burun büyüklüğü
ile gururuma dokunması değil ama o hassas kalbim buna da-
yanamıyordu. Anneciğim fark ediyor, bir şey diyemiyor ama
içten içe mahvoluyordu.
Okulda sürekli tembihliyorlar; “Ayakkabılarınızı silin, temiz-
leyin, bakımlı olun.” Bir gün, hiç unutmuyorum, bayrak mera-
simi için sıraya girdik, İstiklâl Marşı söylenecek. Bütün sınıflar
sırada, Müdür Bey karşıdan konuşma yapıyor. Pek çok şeyden
bahsettikten sonra “Ben üzülerek görüyorum, bunu söylemek
bana da zor geliyor fakat hangi birinizi çağırıp da tek tek söy-
leyeyim, onun için mecburum burada söylemeye. Üzülerek
söylüyorum ki ayakkabılarınızı şimdiden perişan etmişsiniz.
Kiminiz arkasına basmışsınız, kiminiz çamur içinde geziyor.
Peki sizinle aynı zamanda ayakkabısını alan bir örnek göste-
1...,36,37,38,39,40,41,42,43,44,45 47,48,49,50,51,52,53,54,55,56,...194
Powered by FlippingBook