116
mutlaka namaz kılacak bir yer ayırmamızı söyledi.
Bunu yaptık. Bu namazgâhlar sadece uzaktan gelen
misafirlere değil, o çevrede namaz kılmak isteyen
herkese hizmet verdi. Buna benzer başka bir girişim
büroda öğle vakitleri çorba pişirme geleneğimizi
başlatmış olmasıydı. Çorbanın suyunu çok koyardık
ki herkes nasibini alabilsin. Namaz kılmayı tekellüf-
lü bir iş olarak gerçekleştirmezdi. Namaz vaktinin
gecikmekte olduğuna dair uyarılar geldiğinde ba-
kardık ki, Cahit namazını zaten kılmış. Dinin hü-
kümlerine uyma konusunda hassasiyet ve asabiyet
gösterirdi. Şüpheli şeylerden kaçınır, bu hususlarda
bilenlere danışırdı. Vedalaştığı kimselerden dua ta-
lep ederdi.
Cahit Zarifoğlu şiirinde, zekâyı ve mizahı iç içe görmek
mümkün… Mizahın, Zarifoğlu’nun hayatında nasıl bir
yeri vardı?
Latifeden hoşlanırdı. Dertlerini ve üzüntülerini
paylaşmak istediğini hatırlamıyorum. Ama mutlu-
luklarını paylaşmak istediğine çok şahit olmuşum-
dur. Son hastalığında, kendisini hastanedeki ilk zi-
yaretimde benden ısrarla fıkra anlatmamı istemişti.
Oysa o sırada ızdırap çekiyordu.
35
35 Sıddık Akbayır;
Rasim Özdenören’le Zarifoğlu Üzerine Söyleşi
, 7 Şubat
2009 Ankara. - Sıddık Akbayır,
Bir Fotoğrafınız da Bende Kalmış
, 3.
Basım, Akçağ Yayınları, Ankara 2010.
