Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 108

106
öyküsü olduğuna ihtimal vermiyorum. Böyle bir
öyküsü olsaydı bilmem gerekirdi.
Cahit’in rahmetli babası kalem ve kalp ehli bir in-
sandı. Tanıyabildiğim aile fertleri derinlikleri olan
ve derunî hayat yaşayan kimselerdi. Aile köklerinde
velî zatlar olduğu da biliniyor. Kendisinin bir yaş bü-
yüğü Sait de lise sıralarında daha çok mâni türünde
şiirler yazardı. Devam ettirmedi. Kısacası ailesinin
içinde manevî bir atmosferin olduğu muhakkaktır.
Maraşlı yılların ev sohbetlerinde daha çok neler konuşu-
lurdu?
Ev sohbetlerinde, konu daima bir aktüel edebiyat
olayı olurdu. Bu sohbetlerden ağlayarak ayrıldığı-
mız günleri hatırlarım. Şimdi gülünç gelecek, Orhan
Veli’nin şiirleri bile ağlatabilirdi bizi. Bu atmosferi-
mizi bir şeyler yapmaya dönüştürmek istediğimiz-
de ilk aklımıza gelen, mahallî gazetelerde edebiyat
sahifeleri düzenlemek olmuştu. Maraş’ta o sıralar-
da yanlış hatırlamıyorsam, beş gazete çıkıyordu.
Gazeteleri kendi aramızda parselledik ve birbiri-
mizle yardımlaşarak yıllarca bu sayfaları hazırlama-
yı sürdürdük. Bu sayfaların kimi zaman İstanbul’da,
Ankara’da yankıları da olurdu. Cahit, edebiyatın ku-
ramsal konularıyla ilgilenmezdi. Sadece ürün yayın-
lardı; öykü, şiir.
Cahit Zarifoğlu’nun pek fazla kitap okumadığı söy-
lenir. Gerçekten okumaz mıydı?
Ben, Cahit’in okuduğunu hiç hatırlamam. Fakat
okumadan bu kadar şeyi bu kadar nüfuzla nasıl bi-
1...,98,99,100,101,102,103,104,105,106,107 109,110,111,112,113,114,115,116,117,118,...174
Powered by FlippingBook