124
KKA- Hu!
K- Acaba iftar topu patladı da biz mi duy-
madık?
KKA- Patlamadı daha çok var...
K- Deli etme beni, az mı var çok mu var bi
lafın bi lafını tutmuyor be! Bak sinirlen-
dim, gitti güzelim sevaplar... Dayanamıyorum
ben... Yarın erkenden kalksam, şöyle bi yüz
km yapıp eve geri dönsem seferi sayılır mı-
yım acaba... Hey Allah’ım neler söylüyorum
ben... Yanacam... yanıyorum...
H- (Şarkı söyleyerek gelir.) Gönül pence-
resinden ansızın bakıp geçtin, bir yangının
külünü yeniden yakıp geçtin...
K- Ohh... Adamdaki enerjiye bak be...
H- Karagöz’üm, Ramazan-ı Şerifler hayrol-
sun...
K- Aman akşamlar çabuk olsun, Hacivat!
H- Efendim yazın gündüzler uzun olur...
K- Uzadıkça gözlerim süzüm süzüm olur...
H- Sıcakta tutulan daha makbuldür...
K- Bence ocakta tutulan daha da makbul-
dür...
H- Az kaldı efendim, sabrediver biraz
daha...
K- Ben de az kaldım, bitikleri oynuyorum
Hacivat...
H- Böyle şikayet edilip durulmaz Kara-
göz’üm ne ayıp yahu koca adamsın...
K- Bana bak yoksa sen oruç değil misin?
H- Ya hu o ne biçim söz Karagöz’üm? Soru-
lur mu hiç? Tutuyorsan kendine tutuyorsun...