58
1940-1941 Futbol sezonunda Fenerbahçe, Galatasaray,
Beşiktaş gibi büyüklerin arasında yer almıştı. İstanbul
Liginin bu sezonunda Beşiktaş şampiyon olmuş, takım
ise İstanbulspor’un ardından 5. ligi kazanmıştı. 18 maçta
7 galibiyet, 3 beraberlik alan ve 40 gol atarak 35 puan
elde eden ekip Vefa, Beykoz, Kasımpaşa, Süleymaniye
ve Topkapı takımlarını geride bırakmıştı. (Dönemin
dergilerindeki puan cetvellerinde takımın ismi Pera olarak
zikredilmektedir.)
Beyoğluspor 1941-1942 İstanbul Futbol Ligi’ndeki
mücadelesini 10. sırada, 1944-1945 sezonunu 5. sırada,
1946-1947 sezonunu ise 8. sırada tamamlayacaktı.
1954-55 yılı kadrosunda Türk sporunun önemli isimleri
de vardı:
Diyamandi, Yafa, Dimitrioğlu, Nikolau, Selahattin,
Tavukçuoğlu, Mustafa, Baharoğlu, Sofyanidis, Kasapoğlu,
Surnapulos ve Boduri.
Uzun yıllar İstanbul Ligi ve Türkiye Ligi’nde
mücadele veren Beyoğluspor, 1964’ten itibaren düşüşe
geçecekti. 2. Türkiye Ligi’nde mücadele vermeye başlayan
Beyoğluspor’un Bandırmaspor’u 2-1 yendiği kadrosunda:
Aleko, Patridis, Eyüp, Necmi, İsmail, Avram, Panayot ve
B.Avram yer almıştı.
1968 yılında 3. Türkiye Ligi, Beyaz grupta idi. Dr.
Irakli Rassopusos’un başkanlığındaki idare heyetinde şu
isimler yer almıştı:
As Başkan: İliye Francil, Genel Sekreter: Foti
Karanderas, Üyeler: Niko Surnopulos, İonnis Emirca,
Paraskava Kalvaçioğlu, Manol Elefterviçoğlu ve Manol
Elefteryadis.
Futbol Federasyonu yöneticilerinden Ayhan
Bermek’in de bulunduğu kadroda, Avram Papanastasiu,
Mina Venaçani, Hristo Payidas, Kosta Raptoplas, Kosta
Sinans, Lefter Teodoridis ve Anastar Yordanoğlu da vardı.
Avram Papanastasiu nasıl Beyoğluspor’lu olduğunu
şöyle anlatıyordu:
“Üç çocuklu bir ailenin en küçüğü idim. Babamın
yanında çalışıyordum. Cumartesi geceleri gözüme uyku
girmezdi. Çünkü ertesi sabah top oynayacaktım. Daha
gün doğarken herkesin evine gider, çocukları toplardım.
Hava kararıncaya kadar top oynardık. Okula gittiğimde
hep ceza alırdım. Langa’dan bir Rum idareci beni görüp
Beyoğluspor yöneticilerine söylemiş. Beni görmek için
Langa kulübüyle Şeref Stadı’nda özel bir maç yaptılar. 1951
yılında 18 yaşındaydım ve Beyoğluspor’lu olmuştum.”
Sporumuza neredeyse her dalda öncüler yetiştiren
ve yıldızlar kazandıran Beyoğluspor’un futboldaki en
önemli isimlerinden biri de Kadri Aytaç olmuştu.1931
yılında İstanbul’da dünyaya gelen Kadri henüz, 13 yaşında
iken bu kulübün genç takımında oynamaya başlamış,
orta saha ve forvette görev yapmıştı. Kadri 1947 de A
takımına yükselmişti. Kadri 1951 de Galatasaray’a transfer
olacak Milli takımda 26 kez yer alacaktı. Sonrasında
Fenerbahçe’ye, ardından Galatasaray’a dönecek ve
takımının şampiyonluğunda 42 maçta 105 gol atarak
büyük pay sahibi olacaktı.
Tabi ki sadece Kadri değildi yıldızlar. Hristo,
Yani, Çuçi Beşiktaş’a, Boduri, Koçiş Galatasaray’a
Beyoğluspor’un kazandırdığı önemli futbolcular arasına
girecekti.
Geride görkemli bir tarih vardı ve vitrinleri
sığmayan resimlerle kupalar kulüp binasının en değerli
kısmını oluşturuyordu. Yeniden yöneticiliğini ve
kulüp müdürlüğünü üstlenen Hayrettin Nilsu, tüm
olumsuzluklara rağmen çaba veriyordu. Sorunları birlikte
omuzlayanlardanbiri de futbol şubesi TakiKoşyas’tı. Kemal
Azoğlu ve yardımcısı Kirkor Gümüş, kulüp görevlisi Eftun
Anastas bütün imkanlarını sefer etmişlerdi. Diyorlardı ki:
“Beyoğluspor’un birçok diğer kulüp gibi en önemli
kaynağı okullar. Çevredeki Zoğrafyon Lisesi, Zapyon
ve Fener Lisesi’nin yanı sıra Taksim ve Beyoğlu Ticaret
Liselerinde okuyan çocuklar, Beyoğluspor’da futbola ve
voleybola merhaba diyor.”
Yeniden sağlam bir temel üzerinde büyümeyi
hedeflemişler, kurdukları spor okulu ile gençleri bünyesine
çekmişlerdi. 200 genç buluştukları bu spor yuvasında bir
araya geleceklerdi.
HayatiTelgeren,Türksporunahizmetverenönemli
isimler arasındadır. Onun şahit olduğu Beyoğluspor ve
Taksimmaçları bir fazilet örneğidir:
“Bu iki takımın bir Kınalı-Burgaz çekişmesi vardı
ki, hala hayalleri süslüyor. Adalar panayır yerine dönerdi.
Şehir hatları vapurları insanlara yetmezdi. Bu iki takımın
rekabetinde puan hesabı yoktu. Ama iki ayrı cemaatin
başarısı söz konusuydu. Anlatılması zor bir rekabetti. Dili,
dini ayrı olan bu iki takımın oynadığı oyunun kuralları
birdi. İşte rekabete renk katan güzellikler burada idi.
Bu nedenle yazın, Kınalıada insan seli ile dolup taşardı.
Bugüne kadar hiçbir takım bu rekabetten ders almadı.”
Beyoğluspor çeşitli dönemlerde futbolumuzu etkileyen
kadrolara sahip oldu. Bunu şöyle örnekleyebiliriz:
1931: Şalapi, Panani, Civelek, Yafa, Maruli, Culopi,
Çiçepulos, Koçi, Filip ve Karnik.
1944: Koço, Civelek, Panami, Vasil,Maruli, Karnik,
Yafa, İstavro, Filip, Koçi ve Evangelos.
1948: Anastas, Panani, Maruli, Niko, Dimitrioğlu,
Prodomos, Aleko, Yafa, Koçis, Çuki.
1952: Markuça, Bohoroğlu, Kirkor, Cabiris,
Arakol, Karnik, Nikolan, Agop, Tanaş, Şehim ve Niko.
1953: Karuzos, Baharoğlu, Çiçopulos, Niko,
Maruli, Mustafa, Yafa, Agop, Varujan, Karnik.
