Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları - page 12

GENÇLİK ARAŞTIRMALARI DERGİSİ
11
Sosyal Dışlanma ve Genç Suçluluğu
toplumsal aktivitelere katılamaması sosyal dışlanmadır.” (Bombongan, 2008: 42). Bu
tanım sosyal dışlanmanın karşıtı olarak birleşme (integration) veya kapsama (inclusion)
olduğunu değil bunun yerine katılım (participation) olduğunu vurgulamaktadır.
Bombongan’a göre insanların üzerindeki etkisiyle ilgili olarak sosyal dışlanma, sosyal
bağların kopmasıyla ilişkili olduğu kadar; normlara uygun etkinlikler, kurumlar ve eko-
nomik ilerleme anlamında, grupların topluma aktif bir biçimde katılabilirliklerini içeren
sosyal ilişkiler çizgisinde yorumlanır. Daha geniş bir toplumsallık ölçeğinde sosyal dış-
lanma yurttaşlık haklarının inkâr edilmesiyle ilişkilidir. Ancak topluluk seviyesinde sosyal
dışlanma, sosyal sermayenin bozulması hasar görmesi olarak görülür. Sosyal dışlanma
sadece toplumun normal işleyişi için gerekli olan sosyal sistemde (ekonomik, politik,
kültürel) bir çökme olduğunda gerçekleşmemektedir (Bombongan ,2008, s. 42).
Avrupa Birliği Sosyal Dışlanma Hakkında Ortak Rapor’da (EU Joint Report on Social
Exclusion) sosyal dışlanma ve yoksulluk “bireylerin ekonomik, sosyal ve sivil hayata tam
katılımlarının engellenme durumu ve/veya bireylerin ulaşabildikleri gelirlerin ya da diğer
kaynakların (kişisel, ailesel, sosyal ve kültürel) yetersizliği yüzünden, içinde yaşadıkları
toplum tarafından “olması gereken” olarak kabul edilen hayat standartlarından ve ya-
şam kalitesinden yoksun yaşamaları” olarak tanımlanmıştır (Burchardt v.d., 2002, s. 4).
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ise sosyal dışlanmayı temel sivil ve sosyal hakla-
rın tanınmaması (örneğin yeterli ve gerekli sağlık hizmetine, eğitime ve ekonomik olmayan
diğer refah formlarına ulaşım), ve bu hakların tanınması durumunda hakların elde edilmesi
yönünde gerekli olan hukuki sistemin eksikliği ya da işlevsizliği olarak tanımlamaktadır
(Burchardt v.d., 2002, s. 4).
Sosyal dışlanmanın meydana gelmesinde bir dizi temel sosyal gösterge veya risk fak-
törü mevcuttur. Bu risk faktörleri sosyal içerme olasılığı üzerinde olumsuz etkiler gös-
termektedirler. Düşük gelir, vasıfsız işgücü, olumsuz sağlık koşulları, göç, düşük eğitim
seviyesi, cinsiyet eşitsizliği, ayrımcılık ve ırkçılık, yaşlılık, boşanma, uyuşturucu madde
ve alkol bağımlılığı bunlardan bazılarıdır (European Commission Joint Report on Social
Inclusion 2002, s. 10).
Sosyal dışlanmanın temel nedenleri ile ilgili farklı görüşler bulunmaktadır. Bruchardt
(Burchardt v.d., 2002:3) literatürdeki bu belirgin görüş ayrılığına sahip olan düşünceleri
şu şekilde sıralamaktadır: İlk görüş; bireysel davranışların ve ahlaki değerlerin temel rol
oynadığını savunmaktadır. İkincisi kurumların ve sistemlerin rolleri üzerinde durmakta-
dır. Son olarak üçüncüsü ise ayrımcılık ve haklardan yoksun olma konularının sosyal
dışlanmanın temel nedeni olduğunu ileri sürmektedir.
Sosyal dışlanmanın göstergeleri olarak işsizlik, gelir seviyesinin düşük olması, dü-
şük eğitim düzeyi, yalnızlık, psikolojik rahatsızlıklar, engellilik ve diğer fiziksel sağlık
problemleri, kalabalık evler, kötü yaşam koşulları, suç ve şiddet unsurlarının varlığı,
1...,2,3,4,5,6,7,8,9,10,11 13,14,15,16,17,18,19,20,21,22,...182
Powered by FlippingBook