147
KK- Biz de bugün yedik... Yazıklar olsun
sana Karagöz, ay ben seni ne yapayım, sağ-
lığımızdan daha mı önemli ayol, ucuza ver-
mişmiş... Alışveriş yapmayı da beceremiyor-
sun. Gidip o salçayı çöpe atayım bari. Ha, o
bakkalı da şikâyet edeceğim haberin olsun...
(Söylenerek çıkar.)
K- Bir dakika yahu sıra bende, sen de beni
kaşıyacaktın hani? Sonra şikâyet edersin,
heyy, gitti bile. Vayy vay vay, kimse beni
kaşımıyor... Elim de sırtıma yetişmiyor...
Hacivat gelseydi bi işe yarardı şimdi, la-
zım olunca gelmez ki... Gerçi gelse ne olur
ki ben ona küsüm bi defa...
(Ağaç parçaları,
tırmık, çalı süpürgesi vs ile dener, becere-
mez.)
Yok beceremiyorum... Arkadaşlar uza-
tın ellerinizi bana doğru, uzatın uzatın...
Çıkarın tırnakları böyle, güzelll, hart hurt
yapın, hah kaşıyım sırtımı, ohhh biraz aşa-
ğıııı, oh oh şimdi biraz yukarı, hah, sağa
sağa, sola sola kim ayağımı kaşıyor yahu gı-
dıklanıyorum yapmayın, ha ha tamam tamam...
(Benekler dökülür bu arada.)
Vayyy yahu gı-
dıklamayın ha ho hi hu...
(Yerde debele-
nip gülerken horon teperek Temel girer, onu
ayıplayarak seyretmektedir. Düdük çalınca
Karagöz onu fark edip toparlanır.)
